“Zırar” Arapçada mufaale babından olup bilerek[1] zarar verme[2] anlamına gelir. Kur’an-ı Kerim’de Tövbe suresinde Zırar mescidi macerasına işaret edilmiştir. Zırar mescidinin bu adla adlandırılmasının nedeni, bir grup münafığın İslam ve Müslümanlar aleyhine olan kendi kirli emellerini hayata geçirmek ve Hz. Peygamber (s.a.a) ve Müslümanlara darbe vurmak için mescit adı altında bir kamp kurmak gayesiyle Medine’de bir mescit inşa etme girişiminde bulunmalarıdır.[3] Özetle Zırar mescidinin hikâyesi şudur: Bir grup münafık Hz. Peygamberin (s.a.a) yanına gelir ve Beni Salim kabilesi bölgesinde ( Kuba mescidi yakınında) bir mescit yapmak ve böylece güçsüz, hasta ve güçten düşmüş yaşlıların orada namaz kılması için ondan izin ister. Aynı şekilde Hz. Peygamberden (s.a.a) şahsen söz konusu mescide gelmesi ve orada namaz kılmasını talep ederler. Bunun üzerine Tövbe suresinin 107 ila 110. ayetleri Peygamberi Ekrem’e nazil oldu ve onların işinin arkasındaki sırları deşifre etti. Bunun ardından Hz. Peygamber (s.a.a) söz konusu mescidi ateşe vermeleri ve kalan şeylerini de yıkmaları emrini verdi.[4] Bu konuyu tüm İslam müfessirleri ve birçok hadis ve tarih kaynakları zikretmiştir. Elbette detaylarında bir takım görüş ayrılıkları bulunmaktadır.
Bu sorunun ayrıntılı cevabı bulunmamaktadır.
[1] Mekarim Şirazi, Nasır, Tefsir-i Numune, c. 8, s. 137, Daru’l-Kütübi’l-İslamiye, Tahran, çap-ı evvel, 1374 ş.
[2] Ferheng-i Ebcedi Arabi-Farsi, s. 564, “Zarr” kavramı.
[3] Karaşi, Seyid Ali ekber, Kamus-i Kur’an, c. 3, s. 228, Daru’l-Kütübi’lİslamiye, Tahran, çap-ı şeşom, 1371 ş.
[4] Tefsir-i Numune, c. 8, s. 134; Hücceti, Seyid Muhammed Bakır, Esbabu’n-Nüzul, s. 56 ve 58, Defter-i Neşr-i Ferhengi İslami, Tahran, çap-ı şeşom, 1377 ş; İbn. Kesir ed-Demeşki, Ebu’l-Feda İsmail b. Ömer, el-Bidaye ve’n-Nihaye, c. 5, s. 21 ve 22, Daru’l-Fikir, Beyrut, 1407 k; Gerdanide-i mensub be Belami, Tarihname-i Taberi, Tahkik-i Ruşen, Muhammed, c. 5, s. 1503 ve 1504, Neşr-i elborz, Tahran, çap-ı sevvom, 1373 ş.