Hafta içinde Cuma gecesi ve gününün özel bir üstünlük ve değeri vardır ve bunlardan birisi şudur: Eğer mümin bir insan bu vakitte dünyadan göçerse, onun bereket ve değeriyle kabir ve berzah âlemindeki bazı sorun ve hadiseler ondan uzak kılınır. Peygamber-i Ekrem’den (s.a.a) şöyle rivayet edilmiştir: Cuma, günlerin efendisidir ve Allah onda iyilikleri katlar, günah ve kötülükleri yok eder, müminlerin derecelerini yükseltir, duaları kabul eder ve ihtiyaçları karşılar ve…[1] Bu hususta dinsel kaynaklarda bazı rivayetler zikredilmiştir ve örnek sıfatıyla onların birkaçına işaret ediyoruz: Peygamber-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyuruyor: “Cuma gecesi veya günü ölen kimseden kabir azabı kaldırılır.”[2] Aynı şekilde İmam Sadık’tan (a.s) şöyle rivayet edilmiştir: “Her kim Perşembe günü öğleden sonra ile Cuma günü arasında bulunan zamanda dünyadan göçerse, kabir baskısından güvende olur.”[3] Her kim Cuma günü dünyadan göçerse, ondan kabir azabı kaldırılır ve cehennem azabından kurtulur,[4] gibisinden bu içerikte başka rivayetler de nakledilmiştir. Bu rivayetlerin, bu günlerin saygınlığını korumak ve bereket ve feyizlerinden daha çok yararlanmayı hatırlatmak için ifade edildiğini anımsatmak gerekir. Mümin bir insan bu günlerde dünyadan göçtüğünde, hayatı boyunca mübarek günlerin değer ve faziletine özen göstermiş ve saygınlığını korumuş olması nedeniyle, Allah bağışta bulunarak kabir ve berzahın ilk gecesinin bazı azaplarını kendisinden uzaklaştırır.
[1] el-Kafi, c. 3, s. 414, "عَلِیُّ بْنُ مُحَمَّدٍ عَنْ سَهْلِ بْنِ زِیَادٍ عَنِ ابْنِ أَبِی نَصْرٍ عَنْ أَبِی الْحَسَنِ الرِّضَا ع قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ص إِنَّ یَوْمَ الْجُمُعَةِ سَیِّدُ الْأَیَّامِ یُضَاعِفُ اللَّهَ فِیهِ الْحَسَنَاتِ وَ یَمْحُو فِیهِ السَّیِّئَاتِ وَ یَرْفَعُ فِیهِ الدَّرَجَاتِ وَ یَسْتَجِیبُ فِیهِ الدَّعَوَاتِ وَ یَکْشِفُ فِیهِ الْکُرُبَاتِ وَ یَقْضِی فِیهِ الْحَوَائِجَ الْعِظَامَ وَ هُوَ یَوْمُ الْمَزِیدِ لِلَّهِ فِیهِ عُتَقَاءُ وَ طُلَقَاءُ مِنَ النَّارِ مَا دَعَا بِهِ أَحَدٌ مِنَ النَّاسِ وَ قَدْ عَرَفَ حَقَّهُ وَ حُرْمَتَهُ إِلَّا کَانَ حَقّاً عَلَى اللَّهِ عَزَّ وَ جَلَّ أَنْ یَجْعَلَهُ مِنْ عُتَقَائِهِ وَ طُلَقَائِهِ مِنَ النَّارِ فَإِنْ مَاتَ فِی یَوْمِهِ وَ لَیْلَتِهِ مَاتَ شَهِیداً وَ بُعِثَ آمِناً وَ مَا اسْتَخَفَّ أَحَدٌ بِحُرْمَتِهِ وَ ضَیَّعَ حَقَّهُ إِلَّا کَانَ حَقّاً عَلَى اللَّهِ عَزَّ وَ جَلَّ أَنْ یُصْلِیَهُ نَارَ جَهَنَّمَ إِلَّا أَنْ یَتُوبَ".
[2] Men La Yehziruhu el-fakih, c. 1, s. 137, h. 371, "وَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ص مَنْ مَاتَ یَوْمَ الْجُمُعَةِ أَوْ لَیْلَةَ الْجُمُعَةِ رَفَعَ اللَّهُ عَنْهُ عَذَابَ الْقَبْرِ".
[3]a.g.e. h. 372. "وَ قَالَ الصَّادِقُ ع مَنْ مَاتَ مَا بَیْنَ زَوَالِ الشَّمْسِ مِنْ یَوْمِ الْخَمِیسِ إِلَى زَوَالِ الشَّمْسِ مِنْ یَوْمِ الْجُمُعَةِ أَمِنَ مِنْ ضَغْطَةِ الْقَبْرِ".
[4] a.g.e. h. 373. "وَ قَالَ أَبُو جَعْفَرٍ ع لَیْلَةُ الْجُمُعَةِ لَیْلَةٌ غَرَّاءُ وَ یَوْمُهَا یَوْمٌ أَزْهَرُ وَ لَیْسَ عَلَى وَجْهِ الْأَرْضِ یَوْمٌ تَغْرُبُ فِیهِ الشَّمْسُ أَکْثَرَ مُعْتَقاً مِنَ النَّارِ مِنْ یَوْمِ الْجُمُعَةِ وَ مَنْ مَاتَ یَوْمَ الْجُمُعَةِ کَتَبَ اللَّهُ لَهُ بَرَاءَةً مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ وَ مَنْ مَاتَ یَوْمَ الْجُمُعَةِ أُعْتِقَ مِنَ النَّار"ِ.