İmam Humeyni (r.a) benzeri bir soruya yanıtta şöyle buyurmuştur: Geçmiş farz namazların kazası farzdır ve sünnet namazlarını kılmayla bir çelişki arz etmez. Lakin sünnet namazı, farz namazın kazasının yerini almaz.[1] Bundan dolayı her ne kadar sünnet namazları birçok fazilete sahip olsa da sizin kaza namazınız olması nedeniyle edebildiğiniz ölçüde ve bir program dâhilinde tedrici olarak kaza namazlarınızı da yerine getirmeniz gerekir; çünkü dini öğretilerde farzlar ile çelişmesi durumunda sünnetlerin yerine getirilmesi men edilmiştir. Bu hususta üç rivayeti aktarmakla yetiniyoruz:
1. Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmuştur: Her ne zaman sünnetler farzlara zarar verirse (ve farzların yapılmasına engel olursa) onları terk edin.[2]
2. Müminlerin Önderi (a.s) şöyle buyurmuştur: Eğer sünnetler farzlara zarar getirirse insanı Allah’a yaklaştırmaz.[3]
3. Aynı şekilde Müminlerin Önderi (a.s) şöyle buyurmuştur: Eğer sünnetler farzlara zarar getirise sünnetleri terk edin.[4]
[1] Humeyni, Seyit Ruhullah, İstiftaat, c. 1, s. 187, Defter-i İntişaratı İslami, Kum, 1422 h.k.
[2] İbn. Şu’be, Hasan b. Ali, Tuhefu’l-Ukul, s. 236, Muhakkık ve musahhıh: Gaffari, Ali Ekber, Tercüme Kemere’i, Muhammed Bakır, Kitapçi, Tahran, çapı şeşum, 1376 h.ş.
[3] Şerifu’r-Rezi, Muhammed b. Hüseyin, Nehcü’l-Belağa, s. 475, Salih, Subhi, Hicret, Kum, çapı evel, 1414 h.k.
[4] a.g.e, s. 525.