Please Wait
8674
Taklit mercileri ve İslam âlimlerinin fetvalarına göre, oruç hastaya önemli bir zarar verirse kendisinin oruç tutması farz değildir.[1] Kur’an bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar.”[2] Ama hastalığı yıllar süren bir hastanın iyileştikten sonra oruç tutmadığı yıllar için fakirlere yedi yüz elli gram miktarında erzak (buğday, arpa vb.) vermesi gerekir.[3] Evet, eğer insanın çok susamaya neden olan bir hastalığı varsa ve susuzluğa tahammül edemiyorsa veya onun için meşakkatli ise, oruç kendisi için farz değildir ve oruç tutmak kendisi için mümkün değilse, her gün yedi yüz elli gram erzak vermesi de gerekmez. Ama her ne kadar zorluk ve meşakkat ile birlikte olsa da imkânı varsa kefaret vermesi lazımdır.[4] Başka bir ifadeyle eğer insanın çok susamaya neden olan bir hastalığı varsa ve susuzluğa tahammül edemiyorsa veya onun için meşakkatli ise, oruç kendisi için farz değildir[5], ama ikinci durumda[6] her gün için fakirlere yedi yüz elli gram buğday, arpa vb. vermesi gerekir.[7] Farz ihtiyat[8] gereği mecbur olduğu ölçüden fazla su içmemesi, sonra edebildiği takdirde oruç tutması ve tutmadığı oruçları kaza etmesi gerekir.[9]
[1] Tevzihü’l-Mesail, (el-Mahşi lil-İmami’l-Humeyni), c. 1, s. 966, mesele. 1743.
[2] Bakara, 184.
[3] Tevzihü’l-Mesail, (el-Mahşi lil-İmami’l-Humeyni), c. 1,mesele. 1707.
[4] Necatü’l-İbad, (lil-İmami’l-Humeyni), s. 168.
[5] (Behçet) Ama sonraki Ramazana kadar oruç tutabilirse kazasını tutması farzdır ve gücü yoksa her gün için yedi yüz elli gram miktarında buğday, arpa vb. erzakı sadaka olarak vermesi gerekir. (Sistani) Ama ikinci durumda her gün için fakire yedi yüz elli gram erzak vermesi gerekir ve eğer sonra tutma gücü olursa kaza etmesi farz değildir.
[6] (Gülpaygani, Safi) İlk durumda da ihtiyat gereği lazım …
[7] (Hoyi, Tebrizi, Zencani, Fazıl)Her gün için fakire yedi yüz gram erzak vermelidir … .
[8] (Hoyi, Gülpaygani, Tebrizi, Zencani, Fazıl, Safi) Müstehap ihtiyat … .
[9] (Mekarim) Çok susamaya neden olan bir hastalığı olan ve oruç tutma gücü olmayan veya oruç tutmanın kendileri için çok zor olduğu kimselerin oruç tutması farz değildir, ama her gün için önceki meselede (1725) işaret edildiği gibi yedi yüz elli gram kefaret vermeleri gerekir. Ayrıca mecbur oldukları miktardan fazla su içmemeleri daha iyidir ve eğer sonra kaza edebiliyorlarsa farz ihtiyat gereği kaza etmeleri gerekir. Tevzihü’l-Mesail (el-Mahşi lil-İmami’l-Humeyni), c. 1, s. 957, mesele. 1727.