Gelişmiş Arama

بلاگ

Hasan ile Hüseyin (a.s.) Peygamberin (s.a.a) bu iki torunu cennetliklerin seyidi ve büyükleridirler. Cennette olanların hepsi gençtirler ama gençlikte şehit olanların ve genç iken bu dünyadan rihlet edip cennete gidenlerin gençliği yaşlı olarak vefat edip cennete gidenlere oranla daha fazla cilve edecek. Elbette onların bu siyadeti (ayrıcalıkları) diğer peygamberlerinin ve Allah’ın velisi olan kimselerinin insanlara karşı sahip oldukları siyadetleriyle tazat teşkil etmiyor.

     Имам Садик (ДБМ) никогда не давал никаких указаний об имамате двух своих сыновей – Исмаила и Абдуллы.

İmam Musa Kazım (a.s), çocukları ve torunlarının hayatını beyan etmek ciltlerce kitap yazmaya gerek duyar. İmam Musa Kazım (a.s) hakkında birçok kitap yazılmıştır. Bu alanda Seyid Hüseyin Ebu Saide Musevi’ye ait üç ciltlik Museviye silsilesindeki “Meşcerü’l-Vafi” kitabına müracaat etmek faydalıdır.[1] Burada çok kısa ve öz olarak soru hakkındaki konuya değineceğiz:

Şia görüşüne göre peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.a.) tarafından birçok münasebetlerde dile getirilen, gadirden önce ve gadirden sora da tekitle vurgu yapılan[1] ve nihayet gadir-i hum'da resmi bir şekilde ilan edilen Hz. Ali'nin (a.s.) velayeti peygamberin (s.a.a.) sahip olduğu tüm velayet türlerini kapsıyor. Peygamber (s.a.a.) tarafından hükümet teşkil edildi ve bunda hiç kimsenin kuşkusu da yoktur. Dolayısıyla peygamberin sahip olduğu velayet türlerinden birsinin siyasal velayet olduğunda da hiç kimsenin kuşkusu yoktur.

Bu soruya cevap vermek için ilk önce bu imamların zamansal konumlarının farklılıkları ve Şialar dışında diğer İslami mezheplerin onlara yönelik bakışlarının farklılıklarını bilmek gerekir. Ardından İmam Ali (a.s) için Nehcü’l-Belağa’nın yazılması ve diğer imamlar için benzeri kitapların telif edilmemesinin nedeni anlaşılmalıdır. Bu esas uyarınca aşağıdaki noktalara dikkat ediniz:

Peygamber (s.a.a.) ve Allahın evliyaları ki imam Hasan ile imam Hüseyin (a.s.) onların belirginliklerindendir cennette olan diğer cennet ehline oranla has bir değere sahiptirler. Bu itibarla bütün bunları cennette olanların seyidi ve büyükleri olarak sayabiliriz. Allahın dergâhına yakın olanların bir kısmında bazen bazı nitelikler bulunmaktadır ki bu nitelikler onların siyadetini ve büyüklüklerini daha yüceltiyor olabilir.

İmam Musa Kazım (a.s), çocukları ve torunlarının hayatını beyan etmek ciltlerce kitap yazmaya gerek duyar. İmam Musa Kazım (a.s) hakkında birçok kitap yazılmıştır. Bu alanda Seyid Hüseyin Ebu Saide Musevi’ye ait üç ciltlik Museviye silsilesindeki “Meşcerü’l-Vafi” kitabına müracaat etmek faydalıdır.[1] Burada çok kısa ve öz olarak soru hakkındaki konuya değineceğiz:

İmam Ali’nin (a.s)

Çarşamba, 24 Şubat 2021

Hz. Ali (a.s) gibi yüce bir insanın kişiliğinin bütün yönlerini tanımak normal insanlar için çok zor bir iştir.  En azından açıktır ki o İmam’ın yüce şahsiyetini bu birkaç satırda gösterebilmek mümkün değildir. Biz burada bazı bilgin ve yazarların Hz. Ali’nin yüce şahsiyeti hakkındaki açıklamalarına işaretle bazı noktalara değinmekle yetineceğiz:

İmam Ali (a.s) Peygamber’in yakın dostu, akrabası ve ister Peygamber’in  23 yıllık peygamberliği döneminde isterse ondan önceki dönemde destekçisi olmasının ve İslam’ı savunmanın çeşitli sahalarında aktif bir konuma sahip olmasın yanı sıra kendi kişiliği  yönünden de üstün özellikler sahipti. Öyle özellikler ki Peygamber’den başka kimse o ruhi ve manevi makamlara ulaşmamıştır.[1]

Hz. Ali’nin şahsiyeti hakkındaki araştırmalardan çıkan sonuç şu ki Hz. Ali makam ve şahsiyet yönünden peygamberlik özelliği dışında Hz. Nuh, Hz. İbrahim Hz. Musa ve Hz. İsa gibi ulu’lazm peygamberlerin sırasında yer alır.

Hz. Ali (a.s) dünyanın ister Müslüman ister Müslüman olmayan büyük düşünür ve bilginlerinin büyüklüğü karşısında boyun eğdikleri bir kimsedir.

Örneğin bir Arap düşünürü olan Şibli Şemeyyil şöyle diyor: “Önder Ali yücelerin yücesi, batının ve doğunun geçmişte de günümüzde de bir başka örneğini bulamadığı eşsiz bir kişiliğe sahiptir.[2]

Hıristiyan tanınmış bir Arap yazarı ve düşünürü olan Cubran Halil Cubran şöyle diyor: “Bana göre tümel ruhla irtibat kurabilen ilk Arap Ali’dir. O önceden kimsenin duymadığı tümel ruha ait nağmeleri halka aktaran Arapların ilk şahsiyetiydi…”[3]

Sadece irdeleme ve derin düşünme aracılığıyla engin boyutlarına ulaşmanın mümkün olduğu Hz. Zehra’nın (a.s) yüce şahsiyetinin yönleri çok geniş ve engindir. O yüce şahsiyetin manevî ve ilahî, ilim ve marifet, siyasal ve toplumsal mücadele yönleri hakkında okumak ve araştırmak bize hedefimize ulaşmada yardımcı olacaktır. Kadınların efendisinin muhtelif Şii ve Sünni kitaplarının tanıklığıyla belirgin bazı ahlakî ve insanî özellikleri şunlardır:

İslam Peygamberine (s.a.a) dil uzatma

Pazartesi, 02 Kasım 2020

Sorunun cevabına ulaşmak için bir kaç noktayı açıklamamız gerekir:

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Eğer su yoksa ve idrar yapılırsa namazı nasıl eda etmek gerekir?
    6114 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/08/08
    İdrarın çıktığı yer su dışında başka bir şey ile temizlenmez ve eğer az su ile yıkanırsa iki defa yıkanması farzdır ama kur suyuna bağlı olan musluk suyuyla yıkanırsa bir defa yeterlidir.[1] Bundan ötürü biri idrar yaptığında idrarın çıkış yerini ...
  • Kur’anda hz. Salih’in devesinin öldürme olayı nedir?
    22683 Tefsir 2012/06/16
    Açıklama yöntemlerinden biri olan “icmal” ve “tafsil” yöntemi kuranı kerim ayetlerinde çok revaçta ve göze çarpmaktadır. Hz. Salih’in devesinin öldürme macerasıyla alakalı olan ayetlerden üçü bu olayı Samut kavminin iman getirmeyen kimselere nispetlendirmiştir. Bir ayette bu eylemi bu kavmin böbürlenmiş (müstekbir) grubunun işi olduğunu belirtiyor. Baka bir ...
  • Acaba Kur’anı ezberlemekle depresyona girme arasında bir ilişki var mıdır?
    8894 Tefsir 2012/07/25
    Bu sorunun cevabı birkaç noktaya dikkat ettikten sonra açıklığa kavuşacaktır: 1. Eğer depresyona girmekten maksadınız psikolojik ve ruhi bir depresyona girme ise şunu söylememiz gerekmektedir: Kur’an ezberlemek ile ruhi depresyona girme arasında hiçbir ilişki ve gereklilik bulunmamaktadır. Tam tersine Kur’an okumak ve kur’an ezberlemek ruhi ...
  • Ramazan ayında toplardamara enjeksiyon yapılmasının hükmü nedir?
    6292 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/02/18
    Muhterem taklit mercilerinin bu husustaki görüşleri farklıdır. Tam bir cevap verilmesi için taklit merciinizi belirlemelisiniz. Bununla birlikte muhterem mercilerin görüşlerini aşağıda belirtiyoruz.İmam Humeyni, Ayetullah Behçet ve Ayetullah Hamaney: Eğer iğne besin ve güçlendirici bir özelliğe sahipse, farz ihtiyat gereği bu tür enjeksiyondan sakınılmalıdır. Ama tedavi yönü bulunuyorsa ve ...
  • Namahrem ile tokalaşmak hakkında İslam’ın görüşü nedir?
    17972 Pratik Ahlak 2012/06/14
    Karşı cinsten biriyle tokalaşmak birçok birey için şehvetin tahrik olmasına neden olmayabilir, ama böyle bir sınırlı irtibat ile tahrik olabilecek fertler de mevcuttur. Hatta birinci grup arasında da kendilerini samimi gösterip meşru olmayan ilişkiler için altyapı hazırlamaya çalışan şahısların olması da muhtemeldir. Bu esas uyarınca toplumsal yaşamda ...
  • Estetik ameliyatlar konusunda İslam’ın görüşü nedir?
    8115 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/05/14
    Ehl-I Beyt Mektebinin büyük Taklit Mercilerinin güzellik amaçlı estetik ameliyatları konusunda ki çeşitli görüşleri aşağıda sıralanmıştır:Ayatullah el-Uzma Hamei’nin yetkili bürosu tarafından yayınlan fetva:Mahrem olmayanın insana dokunmasının ve başka günahı gerektirmediği müddetçe, estetik ameliyeti haddi zatında caizdir.Ayetullah el Uzma Mekarim Şirazi’nin bürosu tarafından yayınlana fetva:Başka bir haramı ...
  • Irak halkı kendi ülkelerinde yabancıların varlığına neden karşıdır?
    6616 Pratik Ahlak 2012/06/14
    Tüm uluslar kendi ülke ve vatanını sever. Yabancıların bir başka ülkede bulunması değişik şekillerde gerçekleşir. Ziyarette bulunmak, gezmek, ticaret, iş, üretim, tahsil, tedavi, araştırma ve bilimsel inceleme fırsatları, spor yarışmaları ve askeri hedefler nedeniyle bir ülkede bulunmak bu kabildendir. Irak’ta büyük velilerin kabrinin bulunması bu ülke için ...
  • Yafuriye fırkasının menşei ve inançları nedir?
    5950 تاريخ کلام 2010/09/22
    Bu fırka hakkında tarihe fazla bir bilgi yansımamıştır. Tarihî kaynaklarda yer alan bilgiler şunlardır:1. “Yafuriye” fırkası Muhammed b. Beşir’in takipçileri olup Musa b. Cafer’in (a.s) imametinde duraksamış ve sonraları onun da imametini de inkâr etmişlerdir. Bu grup Musa b. Cafer’den (a.s) ...
  • Salâvat getirirken Al-i Muhammed’i demezsek niçin savat eksik sayılır?
    15792 Tefsir 2009/07/23
    Al-i Muhammed’e salâvat getirmek bidat olmadığı gibi Kur’an ve hadis ve akıl ve irfanla da uyumludur, çünkü:Bidatin manası dinde olmayan bir şeyi dine dahil etmektir. Biz Al-i Muhammede salâvat getirmenin bidat olmadığını söylüyoruz çünkü bu konu Peygamber ve Ehl-i Beyt’ten gelen hadislerde yer ...
  • Müfessirlerimiz nuşüz ayetindeki (kadınları dövünüz anlamında olan) “vadribuhunne” sözcüğünü nasıl tefsir veya tevcih etmişler?
    15306 Tefsir 2010/01/02
     İslami öğretilerde kadınlar değerli bir konuma sahiptirler. Peygamber (s.a.a) ve imamların (a.s.) rivayetlerinde kadınlar övülmüş ve temcit edilmişler. Rivayetlerimizde salih kadın, bereket ve hayır kaynağı ve en değerli varlık olarak tarif edilmiştir. Hakeza cezalandırılması ...

En Çok Okunanlar