Please Wait
12488
Allah’tan başkasına kulluk, kabul edilemez ve yasaktır. Bunun akabinde eğer secde de Allah’tan başkasına ibadetin nişanesi sayılırsa caiz değildir. Ama bu secde, Allah’ın emriyle ve çağrısına cevap unvanında bir insan karşısında ona ihtiram için olursa, haram sayılmamakla birlikte Allah’a karşı bir çeşit ibadet ve kulluk sayılır. Nasıl ki bütün melekler, iblis hariç böyle bir secdeyi yerine getirmişlerdir.
Evet, eğer secde, İslam’ın ortaya çıkış zamanında ihtiram halinden çıkması gibi özel bir zaman diliminde olursa ve ibadet ve tapınmaya dönüşürse o zaman insanlara hatta ihtiram unvanıyla da secde edilemez. Secdenin Allah’tan başkasına olmasının haram kılınmasının bazı rivayetlerde ele alınmasının nedeni budur. Yusuf (a.s)’in babası ve kardeşleri onun karşısında hiçbir günaha bulaşmadan secde etmişlerdir.
Siz sorunuzla öyle bir konuya işaret ettiniz ki Allah’ın sözlerinde bir çelişkinin olduğunu ortaya koymaktadır. Şöyle ki Allah bir taraftan kendisinden başkasına secdeyi yasaklarken diğer taraftan yasakladığı secdenin yerine getirilmesini emrediyor. Bu iki şey birbiriyle çelişmektedir.
Bu karmaşıklığa cevap verirken öncelikle bir soruyu ele alalım:
Eğer bir baba oğlundan, sahip olduğu ulaşım aracını uygunsuz gezilerde kullanmamasını istese ve başka bir seferde aynı araçla misafiri evine bırakmasını istese bu iki sözü çelişkili olarak değerlendirebilir miyiz? Kesinlikle cevabınız olumsuz olacaktır ve babanın bu iki sözünde bir çelişki görülmeyecektir. Çünkü çelişki için gerekli olan sekiz şartı taşımamaktadır. Buna binaen, eğer çocuk babasının ikinci sözüne olumlu cevap vermez ve babasının ilk sözüne itaatsizlik olarak algılarsa insaf sahibi halkın gözünde onun bu bahanesi geçersiz sayılacaktır.
Bu tertiple Allah eğer ilk olarak kendisinden başkasına kulluğun nişanesi olan secdeyi caiz kılmamışsa ve diğer seferinde kulluk ve tapınma unvanında değil de ihtiram unvanında secdeye emrederse, bu iki ferman çelişki olarak görülmemelidir. Aksine emrine uymamayı bir tür isyan olarak algılamalı ve emin olmalıyız ki İblis de bu emre uymamasından dolayı İlahî kulluk dairesinden çıkmıştır.
Tüm bu söylenenler, Allah’ın meleklere secde emrinden önce kendisinden başkasına secdeyi haram kılması olasılığı üzerinedir. Ama ilginç olan şudur ki böyle bir emir önceden var olmayıp önceki dinlerde de tanrıdan başkasına secde yasak bilinmemiştir. Çünkü kulluk ve tapınma unvanında değil ihtiram unvanındadır.
Bu esasa göre, Yusuf (a.s)’ın babası ve kardeşlerinin Ona secde etmeleri kabul edilemez bir iş sayılmamakta[1]. Bu delile göre de Kuran’da Allah’a secde ile ilgili birçok ayet bulunmasına rağmen[2], hiçbir ayette Allah’tan başkasına secdeyi mutlak şekilde hatta sadece ihtiram için de olsa yasaklandığını görmemekteyiz. Allah’tan başkasına secdenin yasaklığına delalet eden ayetler, sadece ibadet ve tapınma şaibesi içeren Ay, Güneş gibi şeylerle sınırlıdır.[3] Elbette sonraları ve İslam’ın zuhuruyla birlikte secdenin yavaşça ihtiram özelliğini kaybetmesinden ve ibadet ve kulluk haline bürünmesinden dolayı din önderleri ve masum İmamlar (a.s) takipçilerini Allah’tan başka her türlü şeye secdeyi yasaklamışlardır.[4] Bu alanda daha fazla bilgi için 3357 Numaralı cevabı okuyabilirsiniz.
[1] Yusuf Suresi, 100. Ayet
[2] İnsan suresi, 26.a; Necm suresi, 62.a; Alak suresi 19. Ayet
[3] Fussilet suresi, 37. Ayet; “Yalnız O’na (Allah’a) kulluk ediyorsanız, ne Güneş’e ne de Ay’a secde edin. Onları yaratan Allah’a secde edin.”
[4] Hurri Amili, Muhammed b. El-Hasan, Vesail’uş-Şia, C.14, S: 407-408, H. 19474, Âlu’l-Beyt Muessesesi, Kum, 1409 h.k