Please Wait
30973
Tılsım ve sihir bir hurafe değildir ve etkileri vardır. Ama herkesin tılsım yapma gücü yoktur. Tılsım yapmayı bildiğini iddia edenlerin birçoğu sözlerinde sadık değillerdir. Bilakis bunu diğerlerini dolandırmak ve kendi geçimlerini sağlamak için uydurmaktadırlar.
Büyü ve tılsımı batıl etmenin en iyi yolu Allah'a tevekkül etmek ve Kuran-ı Kerim'de bulunan bazı sureleri okumaktır. Felak ve Nas sureleri gibi.
İnsan tam olarak tanınmamış ve çok karmaşık bir varlıktır. Tabiatüstü ve harikulade işler başarabilir. Bu tür vaka'lar insanın maddi olmayan boyutundan kaynaklanmaktadır. İnsanın maddi yönüyle de bazı maddi vesaitlerin ve egzersizler yardımıyla hızını artırıp diğerlerinin şaşkınlıkla karşılayacakları eylemler sergileye bilirler. İnsan manevi yönüyle de ruhi ve ruhsal bazı güçleri kullanarak harikulade işler yapabilir. Bu harikulade işlerden biride tılsımdır.
“Mecme-ul Bahreyn” tılsım kelimesinin açıklamasında şöyle yazıyor: Tılsım kelimesi hakkında üç meşhur görüş bulunmaktadır.
1. İki kelimeden meydana gelmiştir. “tıl” yani eser ve “isim” kelimesinden meydana gelmiştir.
2. Yunanca “açılması mümkün olmayan düğüm” anlamında bir sözcüktür.
3. “musallat” kelimesinin kalp (harflerin yerleri değişmiş kelime) olmuş halidir.[1]
“Keşşaf-ul Istılahat-ul Ulum ve Funun” kitabının yazarı şöyle yazıyor: “Abdul Ala Bircendi, Tezkire'nin şerhinde diyor ki: “Tılsım” doğaüstü, mebdesi gökler olan dünya ile iç içe geçmiş tuhaf ve olağan üstü işler gerçekleştiren güç. Kâinatta gerçekleşen ve meydana gelmesi için bazı semavi unsurlara ihtiyaç duyulan, kendine özgü şartlar isteyen, bu şartları oluşturabilecek kabil bir istidat tarafından tekevvün eden hadise. Bu kabilliği ve istidadı tanıyan kimse bunları bir araya getirmeye kadir olursa böyle tuhaf ve olağandışı hadiselerin meydana gelmesinin sırrına ulaşabilir.[2]
Öyleyse ilk olarak tılsımda bazı maddi vesait ve doğaüstü güçler bir hadisenin gerçekleşmesi için kullanılmaktadır.
İkinci olarak tılsım kolay ve rahat bir iş değildir işte bu yüzden herkesin elinden gelmez. Böyle güçleri olduğunu iddia eden herkesin sözü kabul edilmemelidir. Birçok menfaatçi bunu insanları dolandırmak ve kendi çıkarlarını sağlamak için kullanmaktadır.
Üçüncü olarak ta tılsım hurafe değildir, etkileri vardır ve gerçektir. İbn-i Sina efsunun sebebinin güçlü nefisler olduğuna ve maddi vesaitlere ihtiyaç duyulmadan gerçekleştiğine inanmaktadır. Ama tılsım semavi güçler ile dünyevi güçler sayesinde açığa çıkar. İbn-i Sina bu konuda şöyle diyor: “Doğaüstü hadiseler tabiata üç sebepten kaynaklanır:
a) Nefsanî güçlerden.
b) Elementlerin özelliklerinden. Örneğin: mıknatısın demiri çekmesi.
c) Semavi güçlerin dünyevi güçler ile irtibatı sonucu. Bunun doğaüstü sonuçları olur.
Efsun birinci kısımdan, Tılsım ise üçüncü kısımdandır.”[3]
Merhum Şehidi Evvel, Abdul Ala Birinci'nin tarifine yakın bir tariften sonra söyle diyor: “Tılsım yapmak haramdır ve bu yoldan geçimini sağlamak da haramdır.”[4]
Tılsım, inkâr edilemez etkilerine rağmen batıl edilebilinir. Tılsım birkaç şekilde batıl edilebilinir. Âlemde tek ve eşsiz gücün Allah Teâlâ oluşu sebebiyle en iyi yol sorunların son bulması için büyü, tılsım ve efsun yerine onun dergâhına yüz çevirip ona sığınmak gerekir.
«و من یتوکل علی الله فهو حسبه»[5] "Kim Allah'a tevekkül ederse bu ona yeter" «و کفی بالله وکیلا»[6]. "Allah koruyucu ve gözetici olarak yeter" ayetlerinden de anlaşılacağı üzere gerçek müsebbip ve sebepleri var eden Allah Teala'dır. Eğer tılsım, büyü ve benzeri unsurların eseri varsa bile onlara bu eseri veren Allahu Teâlâ'dır. Öyleyse Tılsımı batıl etmenin en iyi yolu Kahhar ve Cebbar olan Allahu Teâlâ’ya tevekkül etmek; Onun uçsuz bucaksız rahmet okyanusu olan Kuran'a sığınmaktır. Zira “Kuran’dan müminler için şifa ve rahmet olan şeyleri indiriyoruz”.[7] diye buyurmaktadır. Büyünün, Tılsımın etkilerinden korunmak için Kuran’ı Kerimin tilavet etmek; Özelliklede Kafirun, İhlâs, Felak, Nas sureleri çok etkilidir. Bazı dua kitaplarında bu konuyla ilgili dualar bulunmaktadır. Örneğin: Mefatihu'l-Cinan kitabında.
Bu konuyla ilgili 2022 numaralı, büyünün hükmü ve onu batıl etmenin yolu konulu soruya müracaat edebilirsiniz.
[1] Tureyhi, Fahreddin, Mecmeu'l-Bahreyn, Tahkik-i Seyyit Ahmet Huseyni, c. 5. s. 107.
[2] Tahanevi, Keşşafu-Istılahat-ul Ulum ve Funun, c. 2.s. 1138.
[3] Sadr Hacı Seyyit Cevadi ve diğerai, Dairetu'l-Mearif-i Şia c. 9.s. 117.
[4] Kummi, Şeyh Abbas, Sefinetu'l-Behar, 4.c, 91.s
[5] Talak: 3.
[6] Nisa: 81.
[7] İsra: 82.