Gelişmiş Arama
Ziyaret
12775
Güncellenme Tarihi: 2012/03/10
Soru Özeti
Adet günlerinde var olan düzensizliği dikkate alarak benim namaz ve orucumun hükmü nedir?
Soru
Ben iki çocuk sahibiyim. Doğum yapmadan önce düzenli bir âdetim yok idi. Ancak yedi günde temizlenirdim. Doğumlarımdan sonra da âdetim düzgün değildir. Altıncı günden on iki ve on üçüncü güne kadar renkli akıntılarım var. Bu durumda namazımın ve orucumun hükmü nedir?
Kısa Cevap

Eğer doğumlardan sonra âdetiniz adediye (adeti belli olan kimsenin) bir kimsenin adeti gibi altı güne dönmüş ise altı günü hayız ve geride kalan diğer günleri istihaza sayarsınız. Ama eğer âdetin değişmemiş âdetiniz adediye şeklinde yedi gün baki kalmış ise yedi gün hayız diğer günlerini istihaza olarak karar kılınız.

Ayrıntılı Cevap

Doğumdan önce her ay yedi gün kan görüyor olduğunuz için o zaman adediye (adeti günlerinin belli olan kimsenin adeti) olan bir kimsenin âdetine sahip idiniz. Şimdi de her ay on iki ve on üç gün kan gördüğünüz için yine adediye bir kimsenin âdetine sahipsin. Ama kan gördüğünüz günler on günden fazla olduğu için aşağıdaki düstura göre amel etmelisin:

“Adeti adediye (sayılı) şeklinde olan kadın eğer adetinden fazla kan görür ve on günden fazla olursa, eğer gördüğü tüm kanlar bir şekilde olursa adet olduğu günden beri günleri saysın adet günlerine kadar hayız geride kalan günleri de istihaza olarak karar kılsın. Ama gördüğü kanların türü ayni şekilde olmazsa; bazı günlerde hayız kanıyla aynı bazı günlerde de istihaza kanıyla aynı olursa; bu durumda eğer hayız kanının niteliğinde olan günler adetinin günleriyle aynı sayıda olursa o günleri hayız olarak saymalı kalan diğer günleri de istihaza karar kılmalıdır. Ama eğer hayız nitelikleri taşıyan kan adet günlerinden az olursa bu günleri ve adetini tamamlayacak günleri ekleyerek hayız olarak saysın ve geride kalan diğer günleri istihaza karar kılmalıdır”.[1]

Dolayısıyla eğer doğumdan sonra âdetiniz adediye şeklinde altı güne dönerse bu durumda altı gününü hayız geride kalan diğer günleri istihaza karar kılmalıdır. Ama eğer âdetiniz değişmezse ve âdetiniz yedi gün baki kalırsa âdetiniz günü sayılı olan kimse gibi yedi günü hayız geride kalan diğer günleri istihaza sayarsınız.

Aayetullah Mehdi Hadevi Tahranini’nin (Allah bereketini devam ettirsin) vermiş olduğu cevap şöyledir:

Eğer doğumdan önce adetinizin müddeti belli değildi ise; örneğin yedi gün, ve doğumdan sonra bu müddet değişmiş ve yeni adet belli bir müddet ile meydana gelmemiş ise, eğer gördüğünüz kan on günden daha fazla devam eder ve kanların tümü hayız veya istihaza niteliklerinde olursa ihtiyati vacip gereğince akrabalarınızda sizin yaşınızda olan kimsenin adetine müracaat etmelisiniz. Eğer onların da has bir adetleri yok ise üç ile on arasındakini hayız sayınız. Ki en uygunu daha önceki âdetinin günlerini yani yedi gününü hayız olarak sayınız geride kalan günleri de istihaza olarak karar kılınız. Ama eğer on günden daha fazla kan devam ederse, gelen bu kan bazı günlerde hayız kanının özelliklerini taşıyor ve bazı günlerde de istihaza kanın niteliklerini taşıyor ise, hayız niteliklerini taşıyan kanın devam ettiği günler üç günden daha az ve on günden daha fazla olmazsa bu günleri hayız diğer günlerdeki kanı istihaza olarak sayınız. Ama eğer hayız niteliklerini taşıyan kan üç günden daha az olursa onu hayız olarak karar kılınız. Onun sayısını da yukarıda işaret edilen iki yöntemden birisiyle (akrabanın adetine ya sayıyı seçerek) belirtiniz. Eğer kan on günden daha az devam ederse hepsini hayız olarak biliniz.

 


[1] “İmam Humeyni (el – Muhaşi lil İmam el- Humeyni)”, c. 1, s. 287, mesele; 493.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Fakirlere infak etmenin felsefesi nedir?
    7541 Tefsir 2012/06/11
    Bazen falankes fakirdir ve mutlaka bir şey yaptığı için Allah onun fakir kalmasını istiyor; biz zenginiz ve mutlaka işlediğimiz bir amelden dolayı Allah’ın lütfü kapsamına girmişiz, o halde ne onların fakirlikleri ve ne de bizim zenginliğimiz hikmetsiz değildir!! Denilir. Hâlbuki infak emrinin çeşitli hikmet ve felsefeleri vardır. ...
  • İmam Hüseyin (a.s) ve ashabı suları az olmasına rağmen Aşura günü nasıl gusül aldılar?
    7925 Masumların Siresi 2010/02/06
    İmam Hüseyin (a.s)'ın Ehl-i Beyt'i ve ashabının susuzluğuna ait rivayetlerle İmam (a.s) ve ashabının Aşura sabahı gusül, abdest ve temizlik yaptıklarına dair olan rivayetler hakkında söylemek gerekir ki, İmam (a.s)'ın kafilesinin suya ulaşmaması için muhasaraya alındığı ve İmam Hüseyin (a.s)'ın şehadet anında susuz ...
  • Bir süredir tüm inançlarımı elden vermişim ve akıbetimden korkuyorum. Ne yapmalıyım?
    5362 Pratik Ahlak 2011/10/29
    Genel itibariyle gençler eleştirme ve şüphecilik ruhiyesine sahiptirler. İnançlar bazında gençler arasında şüpheciliğin var olması doğal bir durumdur. Ama sonuçta bu sorulara cevap bulunmasının gerekli olduğuna teveccüh edilmesi gereklidir. Bu dönemlerde insanı kendi istediği hedefler doğrultusunda yönlendirmek şeytan ve şeytanın vesveseleri çok çok fazlalaşır.
  • Acaba din bir tane midir yoksa çeşitli midir?
    6873 Yeni Kelam İlmi 2010/01/02
    Dinden kasıt, Allah tarafından gönderilen ve Peygamberler (a.s.)'ın vasıtasıyla tebliğ edilen akaid, ahlak, kanunlar topluluğu ise bu durumda din tektir. Dinler arasında ki fark sadece hükümler arasında ki küçük ayrıntılardır ki, bireysel ...
  • Dünyayı sevmekten kurtulmanın yolu nedir?
    15686 Pratik Ahlak 2010/08/08
    Dünya “edna”nın müennesi olup (ahret hayatı karşısında) daha aşağı ve daha değersiz şey anlamındaki “deni” ve “denaet”ten veya (ahret hayatı karşısında) daha yakın anlamındaki “denev”den türemiştir. Kur’an ve rivayetlerin açıklamasında dünya yerilen dünya ve övülen dünya diye iki kısma ayrılır. Dünyadan söz eden ve insanları onun ...
  • Babam şehid olmuştur ve ben o dönemde ergin değildim ve onun ne kadar namaz kazası olduğunu bilmiyorum. Yükümlülüğüm nedir?
    5270 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/01/18
    Büyük taklit mercilerinin görüşüne göre, eğer babanın kazası varsa, onun vefat etmesinden sonra en büyük oğlunun kaza namazlarını yerine getirmesi farzdır. Babanın vefat ettiği zamanda oğlun ergin olup olmaması bir şeyi değiştirmez.[1] Eğer oğul kaza namazlarının sayısını bilmiyorsa, kesin ...
  • Niçin İslami düşünceyi açıklamak için her yönlü kamil bir sistematik teoriye ihtiyaç vardır?
    7255 Yeni Kelam İlmi 2007/08/23
    Şimdiye kadar din bilginleri, evrensel ve belli dönemlere ait unsurları içeren İslami öğretiler karşısında tikelci bir yöntem kullanmışlardır. Böyle bir yöntem ve yaklaşım İslami araştırmaların sistematik bir yapıya sahip olmasını önlemiştir. İslami düşünceyi oluşturan öğeler birbirleriyle aralarında bir düzene tabii tutulmadan bir araya toplanmıştır. Bu bir araya ...
  • Ayetleri birbirini nefyeden ve düzelten Kur’an nasıl insana daima yol gösterebilir?
    10397 Kur’anî İlimler 2010/03/13
    Kur’an kendi tanıklığıyla evrensel bir kitaptır: ‘Bu ancak alemlere bir öğüttür.’Belli bir zaman, mekan ve millete ait değildir: ‘Korkutucudur insanları.’Allah’ın nazil ettiği ...
  • Zifaf gecesinin adabı nasıldır?
    23184 Pratik Ahlak 2011/07/18
    Zifaf gecesi gelinle güveyin (damat) şer’i yolla karı koca olama akdini yaptıktan sonra birlikte kalacakları ilk gecedir. Bu gece her fert için kendi hayatında çok önemli ve çok mübarek bir gecedir. Bu nedenle İslami kaynaklarda bu gece için birçok adap zikredilmiştir. Mübarek oluşuna kaynaklık yapan evlilik hakkında ...
  • Nehc’ül Belağa’nın altıncı mektubuna göre üç halifenin hilafeti resmilik kazanaz mı?
    11346 Eski Kelam İlmi 2008/08/18
    Continue... ...

En Çok Okunanlar