Gelişmiş Arama
Ziyaret
5736
Güncellenme Tarihi: 2012/02/14
Soru Özeti
İmam Sadık (a.s) döneminde ismet ve masumlara tabi olma konularına değinildiği gibi Hz. Ali, İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin (a.s) zamanında değinmemesinin illeti nedir?
Soru
İmam Sadık (a.s) döneminde ismet ve masumlara tabi olma konuları mevzu bahis olduğu gibi Hz. Ali, İmam Hasan (a.s) ve İmam Hüseyin (a.s) zamanında konu edilmemesinin sebebi nedir? Gerçekten neden gönümüzde Şia’da revaçta olduğu gibi İmam Ali ve çocukları dönemindeki Arap edebiyatında, Masum İmam’a tabi olma konusuna rastlanmıyoruz?
Kısa Cevap

İsmet ve Masum İmamlara (a.s) tabi olma konusu, Hz. Resul’ün (a.s) kendi zamanından söz konusuydu, ama Masum İmamlar (a.s) arasında İmam Sadık (a.s)’ın asrı, kendine has bir dönem idi. Bu İmam’ın sosyal ve kültürel şartları, hiçbir imam’ın zamanında mevcut değildi. Zira o dönem, siyasi açıdan Beni Ümeyye hükümetinin zaaf ve sallantılı ve Beni Abbasi’nin ise güçlendiği bir dönemdi ve bu iki gurup, bir müddet birbirleriyle münakaşa ve savaş içindeydiler. Diğer taraftan İmam Sadık (a.s)’ın dönemi, öne çıkan konum sebebiyle fikri ve kültürel çalkantıların yaşandığı bir dönemdi.

Ayrıntılı Cevap

İsmet ve Masum İmamlara (a.s) tabi olma konusunu iki bölümde inceliyoruz:

Bir. Masumların (a.s) sözlerinde ismet konusunun incelenmesi

İslami metinlerin incelenmesi ve araştırılmasıyla, Masum İmamların (a.s) ismeti ve onlara tabi olma meselesinin İslam’ın başlangıcından ve Hz. Resul (s.a.a)’ün zamanından beri söz konusu olduğunu görüyoruz:

1-Meğazili b. Şafii “el-Menakıb” kitabında kendi senediyle “Abdullah b. Mes’ud”dan rivayet ettiği bir hadiste Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurduğunu söyler: “Benim risaletim, babam İbrahim’in duasıyladır.” Ey Allah’ın Resulü! Baban İbrahim’in duası neydi? diye sorduğumuz zaman, şöyle buyurdular: “Allah-u Teala, İbrahim (a.s)’e: “Ben seni insanlar için İmam yapacağım”[1] buyurduğunda İbrahim sevindi ve: “Soyumdan da (önderler yap, ya Rabbi!)”demişti.” Bunun üzerine Allah, İbrahim’e vahiy ederek şöyle buyurdu: “Benim ahdim (verdiğim söz) zalimleri kuşatmaz.” İbrahim Allah’a: Senin ahdine ulaşmayanlar kimlerdir? diye arz ettiğinde, Allah-u Teala şöyle buyurdu: “Puta secde eden kimsedir.” İbrahim arz etti: “Oğullarımı putlara tapmaktan uzak tut.”[2]

Peygamber Ekrem (s.a.a) şöyle buyurdular: “İbrahim’in duası ben ve Ali’yle sonuçlandı ve hiçbirimiz putların karşısında secde etmedik. O halde Allah-u Teâlâ, beni kendi peygamberi, Ali’yi de benim halifem karar kıldı.[3]

 

2. Müminlerin Emiri (a.s)’nin sahabesinden olan ve İmam Seccad’in (a.s) dönemine kadar yaşayan Selim b. Kays şöyle diyor: Özel itaat; Allah-u Teâlâ’ya Resul’ü ve Ulu’l Emre olan itaattir. Ve Allah-u Teâlâ onları, kendi ve Peygamberine yakın kılmış ve şöyle buyurmuştur: “Allah’a, Resu’le ve sizden olan ulu’l emre itaat ediniz”

Allah-u Teâlâ bu sebeple Peygamber (s.a.a)’e itaat edilmesinin emretmiştir ki; Allah’ın Resulü, masum ve paktır ve o, günah işlemeyi emretmez. Aynı şekilde Allah-u Teâlâ, Emir Sahiplerine itaat etmeyi emretmiştir; zira onlar, masum ve paktırlar ve günahı emretmezler.[4]

3. Müminlerin Emiri (a.s), Nehcü’l Belağa’da ismet meselesine işaret ediyor:

a) 147. Hutbede şöyle buyurur: “İmamlar (a.s), Allah’ın dinine ve O’nun emirlerine muhalefet etmezler ve bu bağlamda hiçbir ihtilafları yoktur. (Onlardan biri, dini hükümlerden habersiz olup bir diğeriyle çelişecek bir şekilde amel etmesi söz konusu olamaz).[5]

b) 131. Hutbede İmamdan bazı sıfat ve nitelikleri nefyederek şöyle buyururlar: “vela muattile lissünne,fe yühlike el-ümme” ümmetin helakine neden olan sünneti tatil eden birisi olamaz”. Yani Allah Resulü’nün sünnetini ve yöntemini boşa çıkaran bir kimse imam olamaz. Zira böyle bir kimse İslam ümmetini helak edecektir.”[6]

Bu ibarelerin imama tabi olmanın gerekliliğini ilan ettiği açıktır.

c) 105. Hutbede şöyle buyurur: “Ey insanlar! Kalp çırağınızı, öğüdüyle öğütlenmiş (yani söylediği öğütleriyle amel eden) bir kimsenin öğütleriyle aydınlatınız ve vücudunuzda var olan gönül kaplarınızı, suyu bulanık olmayan arı duru olan çeşmenin suyundan doldurunuz.”[7]

Masum İmamların (a.s) rivayetlerinde ismet konusu çeşitli bablarda bahsedilmiştir ve biz, bu kadarıyla yetiniyoruz.

İki. İmam Bakır (a.s) ve İmam Sadık (a.s) zamanında itikadi meselelerin diğer imamlardan daha çok söz konusu edilmesinin sebep ve etkenlerini şöyle özetleyeceğiz:

Siyasi açıdan İmam Bakır (a.s)’ın ve özellikle İmam Sadık (a.s)’ın dönemi, Beni Ümeyye hükümetinin zaaf ve karışıklık yaşadığı ve Abbasi oğulları’nın de güçlendiği bir dönemdi. O dönemde Ümeyye oğulları’nın pek çok siyasi sorunlara duçar olması sebebiyle, İmam’a ve Şialara (İmam’ı Seccad zamanı örneğinde olduğu gibi) baskı yapacak ve eziyet edecek fırsatı yoktu. Abbasiler de Peygamber ailesini himaye edileceği ve onların dökülen kanlarının intikamının alınacağı sloganı gölgesine sığınarak kudrete ulaşmak istediklerinden, İmam ve Şialara baskı yapmıyorlardı. Bundan dolayı bu zaman kesitinde İmamların ilmi ve kültürel faaliyet yapmaları için son derece güzel bir fırsat sayılıyordu ve kültürel özel şartlar, fırka ve mezheplerle yüz yüze gelme ve… gibi işlerin, bu meselelerin gerçeklik kazanmasında etkili olduğunun birer örnekleridir.[8]

 



[1] Bakara, 124.

[2] İbrahim, 35-36.

[3] Seyyid b. Tavus, Ali b. Musa, et-Taraif, Kum: Hayyam basımevi 1400 k, c. 1, s. 78.

[4] Selim b. Kays, Ebu Sadık, Kitabi Selim b. Kays, Kum: el-Hadi yayınevi 1415.

[5] Nehcü’l Belağa, Kum: Daru’l Hicret yayınevi, c. 1, s. 206.

[6] A.g.e.

[7] A.g.e.

[8] Daha fazla bilgi edinmek için bakınız: Pişvayii, Mehdi, Sire’i pişvayan, Kum: Müesseseyi İmam Sadık (a.s) 1374 şemsi, s. 353.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Sokak dilencilerine karşı görevimiz nedir?
    12833 Pratik Ahlak 2011/03/03
    Yardım isteyen herkese, hatta fakir olmayanlara bile yardım yapmak güzel bir şeydir. Ancak maddi imkanlar sınırlı olduğundan öncelikli olanlara yardım etmek gerekir. Günümüzde gerçek fakirleri araştırıp bulan müesseseler vardır; onlara yardım etmek fakir oldukları belli olmayan hatta fakir olmadıkları bilinen kimselere yardım etmekten daha iyidir. Ama fakirlere hakaret ...
  • 'Allah'ın halifesi' ile 'Rabbin halifesi' arasında ki fark nedir?
    9617 Tefsir 2009/04/08
    Bakara suresinin 31. ayeti insanın halife seçilmesinin sırrını, onun bütün ilahi isimleri bilmesine bağlıyor ve buyuruyor: 'Adem'e bütün isimleri öğretti.' Bütün bu isimleri kendisinde toplayan ve onların cilvesi olan tek isim 'Allah' lafzıdır. (Dolayısıyla) İnsan Allah'ın halifesidir, Rabbin halifesi değil; zira Rab, Esma-i İlahi'den biri ve ...
  • İmamiye Şia’sı ve Ehlisünnetin İbn. Teymiye hakkındaki görüşü nedir?
    7706 شیعه آماج تهمتها 2015/06/29
    İbn. Teymiye, Hicri-Kameri 661 yılında Şam yarım adasında yer alan (bugünkü Türkiye) Harran şehrinde dünyaya geldi ve 67 yıl süren bir yaşamın ardından Hicri-Kameri 728 yılına denk gelen yılda Şam Kalesi hapishanesinde öldü. İbn. Teymiye ilahi sıfatlar, peygamberlere ve velilere tevessül etmek hakkında özel inançlara sahiptir. Onun ...
  • İmam Cevad (a.s)'ın (İmam Muhammed Taki) kaç tane erkek çocuğu vardı?
    8562 تاريخ بزرگان 2011/08/30
     İmam Muhammed Taki'den sadece iki erkek çocuk İmam Ali Naki ve Musa Mubarka isimlerinde kalmıştır. Diğer erkek çocuklarının olduğu rivayet edilmiş olsa da ensap hakkındaki kaynaklarında da sadece bu iki erkek çocuk hakkında ittifak vardır. Bu konudaki ihtilafın sebebi nesep hakkındaki ilk kaynaklardaki var olan ihtilaf ya da diğer çocuklarından ...
  • Hangi kaynaklarda muhabetten söz edilmiştir?
    6281 Teorik Ahlak 2011/03/03
    Muhabbet, sevmek ve kalpten ilgi duymak demektir. Kur’an’da onun yerine bazen ‘meveddet’ sözcüğü kullanılmıştır. Muhabbetin ilmi sonuçlar doğuran derece ve mertebeleri vardır. Kalpten dışarıya çıkmayan muhabbet derecesi en düşük muhabbettir. İnsanın ameline yansıyan derece en yüksek derece olup ona sahip olan sevgiliye bağlanır ve onun istekleri doğrultusunda ...
  • Hz. Zehra’nın (s.a.) namazındaki secdede o hazretin kendisine tevessül ediyoruz. Acaba fıkhı açıdan (şer’en) bu namaz işkâllı değil midir?
    10374 Eski Kelam İlmi 2011/08/30
    Teveccüh edilmelidir ki namaz tevkifi ibadetlerdendir; yani namazın kılınmasını hüküm eden yasamacı (şari) tarafından nasıl belirlenmişse o şekilde kılınması gerekir. Başka bir bayanla Peygamber (s.a.a.) ve Masum İmamlar (a.s.) tarafından nasıl düsturu verilmiş ve nasıl kılınması istenilmişse o şekilde kılınması gerekir.
  • Tathir ayeti Kur’an’ın hangi suresindedir?
    16573 Tefsir 2010/07/28
     Tathir ayeti olarak bilinen ayet Ahzap suresinin 33. ayetidir. Yüce Allah, bu ayette Ehl-i Beyt olarak bilinen belli kişileri tekvini iradesi ile pak kılacağını beyan etmiştir. Bu ayetin nüzul sebebi (iniş sebebi) hakkında Ehl-i sünnet ve Şia kaynaklarında yetmişe aşkın hadis nakledilmiştir. Bu ...
  • Vanilya özünden yararlanmak haram mıdır?
    16957 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2012/05/03
    Hz Ayetullah Uzma Hamaney (ömrü uzun olsun): Eğer alkol sarhoş edici türden değilse ve gerçekte sıvı değilse, helaldir. Hz Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (ömrü uzun olsun) bürosu: Taşıdığı yüzlük yüksek oran sebebiyle ondan sakınılmalıdır. Hz Ayetullah Uzma Sistani’nin (ömrü ...
  • Kadın zarif bir varlık mıdır yoksa zayıf bir insan mı?
    11540 Eski Kelam İlmi 2010/12/05
    Kur’an’a göre kadının makamı çok yüksektir. Kur’an yaratılış yönünden kadın ve erkeği aynı cinsten olduğunu söylemekte ve insanlıkta bir bilmektedir. Bu semavi kitap özel ilahi lütufa nail olan, vahiyin rububi makamınaçıkan ve meleklerin konuştuğu kadınlardan bahsetmiş, iman ve Allah yolunda mukavemetin örnekleri olan ...
  • Erkekler için altın kaplamalı (altın süslemeli) silah taşımak caiz midir, değil midir?
    7893 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/03/02
    Hz. Ayetullah Uzma Hamaney’in (Ömrü uzun olsun) Bürosu: Değişik örnekleri vardır.[1]Hz. Ayetullah Uzma Sistani’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Eğer ziynet ise caiz değildir. Hz. Ayetullah Uzma Mekarim Şirazi’nin (Ömrü uzun olsun) Bürosu:Ziynet yönü yoksa sakıncasızdır, ama ...

En Çok Okunanlar