Gelişmiş Arama
Ziyaret
16240
Güncellenme Tarihi: 2011/06/21
Soru Özeti
Eğer birisi kuranla yemin eder ve sonra yeminine uymazsa günah işlemiş olur mu?
Soru
Birisi falan kes (hanımla) ile irtibat kurmayacağım diye kuran ile yemin eder ama daha sonra geçici nikâhla o hanımla irtibat kurarsa bu kişi günah işlemiş oluyor mu?
Kısa Cevap

Yemin etmenin bir takım şartları vardır. Bütün bu şartlar tahakkuk bulduğu zaman yemin eden kişi ettiği yeminine amal etmekle yükümlüdür. Bu durumda yeminine amel etmezse kefaret gerekecektir. Ama söz konusu olan şartlardan her hangi birisi tahakkuk bulmazsa yemin gerçekleşmemiş oluyor ve dolayısıyla yerine getirme yükümlüğü ve sorumluluğu da söz konusu olmuyor dolayısıyla günahkâr olmaz. Yeminin nasıllığı, gerçekleşmesi için gerekli şartlar ve … hakkında detaylı bilgiler detaylı cevapta gelecektir. Sorduğunuz sorunun cevabı bağlamında şunu demek lazım: Falan kadınla artık irtibat kurmayacağım diye yemin etmeniz kendi başına güzel bir iştir. Ama bu yemin hak Teâlâ'nın celal ismiyle yani "Allah" kelimesiyle olmadığı için şer'i yemin sayılmıyor. Ama sorudaki geçici nikâh kısmıyla ilgili kısmın cevap şu: Yeminin kendisi kadını sizin için haram kılmıyor ve netice itibariyle yemini bozmak kefareti gerektirmez. Bu bağlamda daha fazla bilgi edinmek için detaylı cevapta verilen adreslere müracaat edebilirsiniz.

Ayrıntılı Cevap

Her hangi bir işi yapmak ve terk etmek için kişi yemin ederse; örneğin oruç tutmaya veya sigara içmemeye yemin ederse kasti olarak bu yeminine bağlı kalmazsa kefaret vermelidir. Yani ya bir köleyi azat etmeli, ya on fakiri duyurmalı veya giydirmeli, bunlardan hiçbirisini yapamazsa üç gün oruç tutmalıdır.[1] Elbette kefaret durumu aşağıdaki şartların tahakkuku dâhilinde söz konusu olacaktır.

Yemin Etmenin Şartları:

Bir: Yemin eden kişi akıllı ve erginlik çağına girmiş olmalı. (kendi malına yönelik yemin etmek istiyorsa erginlik çağına girmesinin yanı sıra sefih olmamalı ve hâkimi şer'i onu kendi malında tasarruf etmekten alı koymuş bir durum olmamalı). İsteyerek ve bilerek yemin etmelidir. Buna binaen çocuğun, zihinsel özürlünün (delinin), sarhoş ve her hangi bir dayatma doğrultusunda yemin yapmaya mecbur kılınmış kimselerin yemini doğru ve şer'i değildir. Hakeza; kızgın ve asabi durumlarda istemeyerek yapılan yeminde doğru ve şer'i değildir.

İki: Yemin yaparak yerine getirmek istediği işler haram ve mekruh şeylerden olmamalı. Hakeza; yemin yaparak terk etmek istediği şeyler vacip ve müstahap şeylerden olmamalıdır. Yerine getirmek istediği iş toplumun nezdinde yerine getirilmesi daha iyi olan şeylerden olmamalı. Hakeza; terk etmek istediği iş toplumun nezdinde yerine getirilmesi daha iyi olan işlerden olmamalıdır. Aksi takdirde onun bu yemini şer'i yemin kapsamına giremez.

Üç: Yemin hak Teâlâ'nın isimlerinden birisiyle yapılmalıdır ki bu isimler Ondan başka kimse için kullanılmayacaktır. Farsçada "huda" ve "Allah" gibi. Veya başkası için kullanılıyor ama Allah için kullanılması daha çok dolayısıyla bu isim kullanıldığında zihinler başkasına değil Allaha yöneliyor şeklinde olan isimlerden olmalıdır. Razık ve yaratıcı anlamında olan "halık" gibi isimler bu türden olan isimlerdir ki onlarla yemin edile bilinir. Hatta eğer bir isim Allah'ın ismidir olduğu anlaşılması için karineye ihtiyaç duyuyor şeklinde olsa bile Allahın ismidir kastiyle yemin ederse ihtiyat gereğince bu yemine amel edilmelidir.

Dört: Yemin dile getirilmelidir. Dolaysıyla eğer kalemle yazar veya kalbinde onu kast ederse sahih değildir. Ama eğer kişi dilsel özürlü ise işaret ederek yemin ederse yemini sahihtir.

Beş: Yemin amel edilmesi mümkün olan bir iş için yapılmalıdır. Dolayısıyla eğer yemin ettiği esnada emel edilmesi mümkün ama daha sonra mümkün halden çıkmış veya birçok zorluklara neden olur duruma gelmiş ve belirtmiş olduğu vakit gelip dolarsa bu yemin yeminine amel edemediği durum gerçekleştiği vakitten itibaren bozulmuş olur.[2]

İstisnai Durular:

Kendini veya başka bir Müslüman kimseyi zalim olan bir kimsenin şerrinden kurtarmak için yalandan yapılan yeminin bir işkallı yok ve sakıncalı değil. Hatta bezen bu yalan yemin vacip olur. Bu türden olan yemin yukarıda anlatılan konulardan istisna edilmiştir.[3]

Netice:

Buna binaen eğer Allahın isimlerinden her hangi birisiyle yemin eder ve yukarıda anlatılan şartlara haizse yeminine amel etmelidir. Aksi taktirde günahkar ve yukarıda anlatıldığı şekilde kefaret vermelidir.

Ama sizin sormuş olduğunuz soru hakkında şöyle denilmeli: Yapılan bu yemin Allahın herhangi bir ismiyle olmadığı için (zira kuranla yemin edilmiş) şer'i açıdan bu yemin sahih ve doğru yemin sayılmaz ve dolayısıyla her hangi bir sorumluluk getirmiyor. Ama falan hanımla ilişki kurmayacağım diye yapıldığı için haddizatında çok güzel ve iyi bir iştir. Ama bu yemin Allahın isimlerinden her hangi bir ismiyle olmadı için şer'i yemin sayılmaz.

Ama geçici nikâh kısmıyla ilgili cevaba gelince yanıt şu: Yeminin kendisi kadını sizin için haram kılmıyor ve netice itibariyle yemini bozmak kefareti gerektirmez. Bu bağlamda daha fazla bilgi edinmek için aşağıdaki linklere bakabilirsiniz.

1-   Nemaye: Şert-i sihat der izdivaji muvakat, sual no: 1290 (sayt: 1275).

2-   Nemaya: Felsefeyi niyazmendi bı izni peder der izdivaj muvakat-i dohter, sual no: 2074 (sayt: 2125).

3-   Nemaye: İzdivaji muvakat ba dohteri bakire, sual no: 610 (sayt: 667).

4-   Nemaye: Arabi buden der sıgayı izdivaj muvakat, sual no: 1098 (sayt: 1150).

5-   Nemaye: Avakıbı kesem-i duruğ, sual no: 2724 (sayt: 2981).



[1] İMAM HUMEYNİ "tevziu'l-mesail (el-muhaşi)" , c. 2, s. 623.

[2] A.g.e. s. 624.

[3] A.g.e. s. 628.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Kur’an ayetlerinin tahrif edildiğine işaret eden Ehli Sünnete ait kaynaklar var mıdır?
    10605 Kur’anî İlimler 2011/08/03
    Ehli Sünnet kardeşlerin birçok kitabında ve bu cümleden olmak üzere onların en muteber kitapları sayılan altı sahih kitapta sayılı Kur’an-ı Kerim ayetlerinin kaybolduğunu gösteren birçok rivayet mevcuttur. Recim ayeti veya onların okuyuşlarında bulunan ve meşhur okuyucuların da tilavet ederken dikkat gösterdiği değişiklikler bu kabildendir. Ama böyle rivayetler ...
  • Kur’an tarafından teyit edilen İbrahimî dinlerin peygamberleri neden tümüyle İsrail oğulları kavmindendir?
    9655 Eski Kelam İlmi 2011/09/21
    Bu semavî kitapta ister kıssaları beyan edilmiş olsun ve ister adları belirtilmemiş olsun Kur’an müşterek hedefleri nedeniyle tüm ilahi peygamberleri onaylamaktadır. Kur’an’da ismi geçen tüm peygamberlerin ve hatta İbrahim dininin çağırıcılarının hepsinin İsrail oğullarından olduğu da doğru değildir. Lut ve Şuayb gibi bu kavimden olmayan peygamberlerin de Kur’an’da ismi ...
  • Bilimin bu kadar gelişmesine karşın bilim insanları neden hala Allah’ı tam olarak tanıyamıyorlar?
    7699 Eski Kelam İlmi 2011/11/12
    İnsan Allah’ı kalp veya fıtrat yolu, duyu ve bilimsel yol, akıl ve istidlalyolu ile tanıyabilir. Duyusal yollar ve bilimsel araştırmalarla Allah’ın kendisi ve Onun alemdeki düzenin kurucusu olduğu gibi bazı sıfatları ispat edilebilir, ama bilimsel araştırmalar Allah’ın bütün sıfatlarını ispat edemezler. Bilimsel gelişmelerden pozitif bilimler ...
  • Yahudilerin vasıflarının zikredildiği ayetleri açıklar mısınız?
    16011 Tefsir 2011/08/14
    Kuran-ı Kerim, Yahudilerin tarihleri, ahlakları, inançları, vasıfları ve özellikleri konusunu geniş bir şekilde beyan etmiştir. Öyle ki diğer hiçbir semavi din bu kadar açıklanmamıştır. Bu yüzden Yahudilik meselesi, Kuran’daki birçok ayeti kendisine has kılmış ve her bir ayet İsrail oğullarının özellik, üslup, tarz, adet ve inançlarına ait ...
  • Okuyucusu kadın olan müzik, insana zindelik kazandırmak amacıyla da dinlense hükmü nedir?
    5826 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/28
    Yabancı müzik gına ve haram türden olursa onu dinlemek caiz değildir. Haram müzik, eğlence meclislerinde yani günah işlenen meclislerde dinlenen müziktir. Fakihlere göre bu tür müzikleri dinlemek ister kadın sesiyle olsun ister erkek sesiyle, ister canlı olsun ister kasetten, ister başka şekillerde mutlak olarak haramdır. Günlük işlerde insanı ...
  • Eğer bir kimse Allaha inanır ama Allah bizim namazımıza ihtiyacı yoktur diyerek namaz kılmıyorsa onun cevabında ne demeliyiz?
    8127 Eski Kelam İlmi 2012/09/15
    Allah, namaz olmak üzere insanın hiçbir şeyine muhtaç değildir. Zira Allah mutlak bir şekilde müstağnidir. İnsanın kendisidir ki Allaha ve namaza muhtaçtır Allah insana ve insanın namazına ihtiyacı yoktur. Eğer Allah insandan namaz kılmasını istemiş ise Allah insanın faydasını dikkate alarak insandan namaz kılmasını istemiştir, kendi menfaatini ...
  • Ehlibeyt dostu olabilmek için gece namazı kılmak şart mıdır?
    4089 Gece Namazı Ve Günlük Sünnet Namazları 2019/10/05
    Şeyh Saduk’un ‘Sıfat’u-Şia’ adlı eserinde bu ve benzeri birçok çıkarımlar yapabileceğiniz rivayetler bulunmaktadır. Bu rivayetleri imanın derecelerine nazır ele almak icab eder. Bu rivayetlerden bazı sünnetlere amel etmeyen veya terk eden şahısların artık Ehlibeyt dostlarından olmadığı  çıkarımını yapmak doğru değildirNasıl ki  Kuran’ı Kerimin bazı ...
  • İslam ve İmam Humeyni’nin eğlence ve şakaya yönelik bakışı nedir?
    8671 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/07/24
    İslam’ın bakışında yaratılışın asıl hedefi, insanın tekâmülüdür ve evrendeki varlıkların tümü bu büyük hedef doğrultusunda yaratılmıştır; zira insan yaratıkların en üstünüdür. Kur’an şöyle buyurur: “Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.”
  • Hz. Meryem ve Hz. Asiye (s) nasıl ve ne zaman vefat ve nerede toprağa verildiler?
    39274 تاريخ بزرگان 2012/05/12
    Firavun, Asiye'nin iman ettiğininin farkına vardıktan sonra defalarca onu uyardı ve ısrarla Musa'nın (a) dininden dönmesini ve onun Allah'ından yüz çevirmesini istiyor. Sonunda Firavun'un emri üzrine ellerini ve ayaklarını çivilerle bağlayarak kızgın güneşin ününe atıp göğsünün üzerine büyük bir taş koydular ta ki şahadet mertebesine nail oldu. ...
  • Irak halkı kendi ülkelerinde yabancıların varlığına neden karşıdır?
    6415 Pratik Ahlak 2012/06/14
    Tüm uluslar kendi ülke ve vatanını sever. Yabancıların bir başka ülkede bulunması değişik şekillerde gerçekleşir. Ziyarette bulunmak, gezmek, ticaret, iş, üretim, tahsil, tedavi, araştırma ve bilimsel inceleme fırsatları, spor yarışmaları ve askeri hedefler nedeniyle bir ülkede bulunmak bu kabildendir. Irak’ta büyük velilerin kabrinin bulunması bu ülke için ...

En Çok Okunanlar