Gelişmiş Arama
Ziyaret
6554
Güncellenme Tarihi: 2011/10/23
Soru Özeti
Üç Haslet hadisinin senedi sahih midir?
Soru
Kendi blog’umda İmam Rıza’dan (a.s) bir hadis yazdım. Bu hadise kaynak olarak Usul-u Kafi, c.3, s.339 ve Tuhef-ul Ukul, s.442 gösterilmiştir. Hadisin metni ise şöyledir:
لایکـون المـؤمـن مـؤمنـا حتـى تکـون فیه ثلاث خصـال: 1ـ سنة من ربه؛ 2ـ و سنة من نبیه؛ 3ـ و سنة من ولیه. فـأما السنة مـن ربه فکتمان سـره. و أمـا السنة من نبیه فمـداراة الناس و أمـا السنة مـن ولیه فـالصبـر ‘فـى البـاسـاء و الضـراء.
Yorumlar bölümünde arkadaşlarımdan biri hadisin sahih olup olmadığı konusunda ne kadar emin olduğumu sordu. Onun eleştirileri ve ‘bu hadis uydurma olabilir, çünkü kafama yatmadı’ sözü bana pek mantıklı gelmediyse de hadis konusunda hiç bilgim olmadığı, bu soruya nasıl cevap vereceksiniz merakı, sözünü ettiğim dostumun üniversite hocası olması ve görüşlerinin kabul görmesinden dolayı ona, bu konuyu araştıracağıma ve bilen birinden onun itibarının ölçüsü, ret yahut teyidi hakkında soracağıma dair söz verdim. Sizden ricam hadisin sahih olup olmadığı hakkında beni bilgilendirmenizdir.
Kısa Cevap

Söz konusu hadisin bazı ravileri hakkında elde herhangi bir bilgi yoksa da birkaç sebepten dolayı ona istinat edilebilir:

1-Hadis, çeşitli birinci grup rivayet kaynaklarında gelmiştir. Ve biliyoruz ki bir rivayet değişik kaynaklarda gelmişse ve büyük muhaddisler ona önem vermişlerse bu, onun itibarını ve muhaddislerin elinde onun doğruluğuna dair karinelerin olduğunu gösterebilir.

2-Hadisin kendisinden de anlaşılacağı üzere içeriği Kur’an’dan alınmış ve ona uygundur.

3-Başka bir çok rivayette söz konusu rivayetin içeriği ve maddeleri teyit edilmiştir.

4-Bir rivayetin senedi sahih ve güvenilir olmazsa bu onun uydurma ve sahte olduğu manasına gelmez.

Ayrıntılı Cevap

Hadisin bazı ravileri her ne kadar tanınmamış ve meçhul olsalar da[1] birkaç açıdan ona istinat edilebilir: 1-Hadis, çeşitli birinci grup rivayet kaynaklarında gelmiştir. Örneğin: Kafi, c.2, s.241; Emali-i Saduk, c.1, s.339; Uyun-u Ahbar-ı Rıza, c.1, s.256; Maani’l-Ahbar, s.184; Tuhef-ul Ukul, s.312 ve 442 gibi.

Nitekim Mişkat-ul Envar, s.85; Keşf-ul Ğumme, c.2, s.292; Ravzat-ul Vaizin, c.2, s.432; et-Temhis, s.67 vb. gibi ikinci grup kaynaklarda da gelmiştir

Bir rivayet değişik kaynaklarda gelmişse ve büyük muhaddisler ona önem vermişlerse bu onun itibarına ve muhaddislerin elinde onun doğruluğuna dair karinelerin olduğunu gösterebilir.

2-Hadisin kendisinden de anlaşılacağı üzere içeriği Kur’an’dan alınmış ve ona uygundur. Rivayetin aslı şöyledir:

«لا یکون المؤمن مؤمنا حتى یکون فیه ثلاث خصال سنة من ربه و سنة من نبیه و سنة من ولیه فأما السنة من ربه فکتمان سره قال الله (جل جلاله) عالِمُ الْغَیْبِ فَلا یُظْهِرُ عَلى‏ غَیْبِهِ أَحَداً إِلَّا مَنِ ارْتَضى‏ مِنْ رَسُولٍ و أما السنة من نبیه فمداراة الناس فإن الله (عز و جل) أمر نبیه بمداراة الناس فقال خُذِ الْعَفْوَ وَ أْمُرْ بِالْعُرْفِ وَ أَعْرِضْ عَنِ الْجاهِلِینَ و أما السنة من ولیه فالصبر فی البأساء و الضراء یقول الله (عز و جل) وَ الصَّابِرِینَ فِی الْبَأْساءِ وَ الضَّرَّاءِ وَ حِینَ الْبَأْسِ أُولئِکَ الَّذِینَ صَدَقُوا وَ أُولئِکَ هُمُ الْمُتَّقُونَ‏.»[2]

 

3-Bir çok rivayet söz konusu rivayetin içeriğini ve onda gelen maddeleri teyit etmektedir. Örneğin bir rivayette Emir-ül Müminin’in şöyle buyuruyor: ‘Dünya ve ahiret hayırınız, sır tutmanızda ve iyilerle arkadaş olmanızdadır.’[3] Bir başka rivayette Resul-i Ekrem (s.a.a) şöyle buyuruyor: ‘İnsanlarla iyi geçinmek imanın yarısı, yumuşak davranmak ise maişetin yarısıdır.’[4]

4-Bir rivayetin senedi sahih ve güvenilir olmazsa bu onun uydurma ve sahte olduğu manasına gelmez. Uydurma olduğuna dair delil getirmek gerekir.



[1] -Rivayet Kafi’de şu senetle nakledilmiştir:

‘Ali b. Muhammed b. Bundar’dan, o da İbrahim b. İshak’tan, o da Sehl b. el-Haris’ten, o da ed-Dilhas’tan o da İmam Rıza’dan (a.s) İmamın şöyle buyurduğunu rivayet eder...’

Rical alimleri rivayette adı geçen İbrahim b. İshak’ın zayıf olduğunu ve güvenilir olmadığını söylüyorlar (Erdebili, Cami-ur Rovat, c.1, s.18). Ayrıca Sehl b. Haris meçhuldür. Dilhas’ta onaylanmamıştır (Erdebili, a.g.e. c.1, s.311). Saduk’un Emali, Hisal ve Maan-il Ahbar’ında da şöyle gelmiştir:

‘Ali b. Ahmed b. Musa (r.a), o da Muhammed b. Ebi Abdullah el-Kufi’den, o da Sehl b. Ziyad el-Edemi’den, o da Mübarek’ten, o da İmam Rıza’dan (a.s) şöyle rivayet eder...’

Senette adı geçen Muhammed b. Ebi Abdullah onaylanmamıştır. Rical alimlerinin, Sehl b. Ziyad konusunda ihtilafları vardır. Bazılarına göre o zayıftır. Mübarek’te onaylanmamıştır (Erdebili, Cami-ur Rovat). Uyun-u Ahbar da ise şu senetle gelmiştir: ‘Babamdan (r.a), o da Ahmed b. İdris’ten, o da Muhammed b. Ahmed b. Yahya b. İmran el-Eş’ari’den, o da Sehl b. Ziyad’dan, o da el-Haris b. ed-Dilhas’tan o da İmam Rıza’dan (a.s) İmam’ın (a.s) şöyle buyurduğunu rivayet eder...’

Bu hadiste de Sehl b. Ziyad konusunda ihtilafın olmasının yanı sıra Haris b. Dilhas’ta meçhuldür.

[2] -Mümin kimse, biri rabbinden, biri peygamberinden biri de velisinden olmak üzere üç hasleti almadıkça mümin olmaz. Rabbinin hasleti sırrı korumasıdır. Allah Teala buyuruyor: ‘Gizliyi bilen odur, gizlediği şey de hiçbir kimseye açılmaz. Ancak peygamberlerden seçtiği müstesna.’ ]Cin/26-27[. Peygamberin hasleti insanlarla iyi geçinmesidir. Allah Teala, peygamberine insanlarla iyi geçinmesini emrederek şöyle buyuruyor: ‘Özrü kabul edip suçları bağışla, iyiliği emret ve bilgisizlerden yüz çevir.’ ]A’raf/199[. Velisinin hasleti de sıkıntı ve zorlukta sabretmesidir. Allah Teala buyuruyor: ‘Sıkıntı ve şiddet vakitlerinde sabreden kişilerdir. Onlardır sözleri doğru olanlar, onlardır sakınanlar.’ ]Bakara/177[. (Emali-i Saduk, c.1, s.339)

[3] -Müfid, el-İhtisas, s.218.

[4] -Kafi, c.2, s.117.

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • İmamlar (a.s) neden takiyye ederlerdi?
    8518 Kelam İmi 2010/12/04
    Takkiyyenin nedeni yalnızca korku değildir, korku, takiyyenin nedenlerinden sadece biridir, tümü değil. Dikkat etmek gerekir ki, korku, soruda gelen iki çeşidin ötesinde bir şeydir. Zira korku takiyyesi bazen takiyye edenin canı, onuru, malı ve yakınlarına gelebilecek tehlikeden dolayı yapılırken, bazen başkalarına ve müminlere gelecek olan zarar ihtimalinden ...
  • Nevruz bayramı hakkında ne gibi bir şerî delil mevcuttur?
    13135 Diraytü’l-Hadis (Hadis Etidü) 2011/08/21
    Bu bayram, İslam öncesi yaygın olan İranlıların antik bayramlarındandır. Rivayet kitaplarında İmam Sadık’tan (a.s) nevruzun fazileti hakkında bir rivayet nakledilmiş ve son dönemdeki meşhur fakihler bununla amel etmiş ve de nevruzda gusül almanın müstehap olduğuna fetva vermişlerdir. Lakin bazıları da bu rivayet hakkında münakaşa yapmıştır. Bu nedenle, yüzde yüz ...
  • “Eğer melekler birbirleri ile tartışırlarsa Cebrail (a.s) Ali’nin (a.s) yanına nazil olur ve melekler arasında hüküm vermesi için Ali’yi (a.s) göğe çıkarır,” diye belirtilen hadis hakkında görüşünüz nedir?
    13048 Eski Kelam İlmi 2012/08/22
    Dinsel öğretiler esasınca biz meleklerin kendilerine verilmiş görevler doğrultusunda hareket ederken hiçbir sapma ve itaatsizlik sergilemediklerine inanırız. Yüce Allah melekleri nitelerken şöyle buyurmaktadır: Onlar asla Allah’ın buyruğuna muhalefet etmezler ve emredildikleri şeyi (kâmil bir şekilde) yerine getirirler; yani melekler ilahi emir ve buyrukları kabul eder ve onlara ...
  • İddet ve delilleri hakkında açıklamada bulunur musunuz?
    9438 Hukuk ve Şer’I Hükümler Felsefesi 2010/12/22
    İddet fakihlerin ıstılahında şerî bekleme halidir; kadının boşandıktan ve nikâhın zail olmasından sonra veya vefatın ardından zorunlu olarak bir süre beklemesi ve sonra başka biriyle evlenebilmesi durumudur. İddet türleri şunlardır: 1. Boşanma iddeti. 2. Vefat iddeti. 3. Kayıp iddeti, 4. Yanlışlıkla cinsel ilişki kurma iddeti. Belirtilen ...
  • Herhangi bir müçtehitten taklit etmeyen kimsenin humus konusundaki görevi nedir?
    5085 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/13
    Sorunuza taklit mercilerinin bürolarından verilen cevaplar şunlardır:Hz. Ayetullah el-Uzma Hamanaei: Mallarınızın humsunun durumunu bilmek için Ayetullah Hamanei’inin burosuna veya onun bu konudaki yetkili vekillerinden birine başvurunuz. Hz. Ayetullah el-Uzma Mekarim Şirazi: Amellerinizi ve görevlerinizibütün şartlara haiz bir müçtehidin görüşüne göre yapınız.
  • Kur'an'da namazın genel hükmü açıklanmıştır, ancak imametten genel olarak da söz edilmemiştir. Kur'an'dan imametin hak olduğuna dair bir kaynak verebilir misiniz?
    6152 Eski Kelam İlmi 2010/09/22
    Kur'an'da bir çok ayet imamet konusuna değinmiştir. Allame Hilli, El-Feyn adlı eserinde ve Allame Meclisi, Biharu'l-Envar adlı eserinde bu ayetleri genişçe açıklamışlardır. Bu ayetlerden bazı örnekleri şöyledir: Tebliğ ayeti, velayet ayeti, ulu'l-emir ayeti ve sadıkın ayeti. ...
  • Allah’a nasıl iman getireyim ve imanımı nasıl güçlendire bilirim?
    15475 Teorik Ahlak 2011/10/20
    Allah’ı olduğu gibi ve gerçek bir şekilde tanıman için tek bir yol var. Bunun dışında başka bir yol söz konusu değildir. Zira Allah u Teâlâ kuranı kerimde şöyle buyuruyor: “biz, ona şah damarından daha yakınız”. Eğer insan biraz ...
  • Salâvat getirirken Al-i Muhammed’i demezsek niçin savat eksik sayılır?
    15424 Tefsir 2009/07/23
    Al-i Muhammed’e salâvat getirmek bidat olmadığı gibi Kur’an ve hadis ve akıl ve irfanla da uyumludur, çünkü:Bidatin manası dinde olmayan bir şeyi dine dahil etmektir. Biz Al-i Muhammede salâvat getirmenin bidat olmadığını söylüyoruz çünkü bu konu Peygamber ve Ehl-i Beyt’ten gelen hadislerde yer ...
  • Arafat’ta durmanın sır, fazilet ve adabı nedir?
    10639 Pratik Ahlak 2011/08/17
    Arafat’ta durmanın sırrı hakkında birçok rivayet bulunmakta ve hepsi bu mübarek günün azamet ve faziletini göstermektedir. Arafat günü insanın kendisini tanıdığı ve de dua ve yakarış ile Allah’ın kerem ve ihsan sofrasında yer edinebilmek için arı bir niyet ile Allah’ın misafirliğine kabul olduğu gündür. Şeytan bu günde ...
  • Şeytan cennetten kovulduktan sonra, tekrar nasıl cennete girebildi?
    21252 Tefsir 2012/09/09
    Kısaca, şeytanın insanla irtibatında ve vesvese vermesinde fiziksel varlığa ihtiyaç duymadığını biliyoruz. Bu esas gereğince şeytanın cennete girmeden vesvese amelini yerine getirmesi imkânı vardır, ancak her halükarda soru için faraziyeleri söz konusu ettikten sonra soruyu cevaplandıracağız. 1. Hz. Âdem ve Havva’nın içinde oldukları cennet, Allah-u ...

En Çok Okunanlar