Gelişmiş Arama
Ziyaret
11847
Güncellenme Tarihi: 2012/04/03
Soru Özeti
Hz. Fatma\'nın (s.a) mutahhar ve pak olması nedeniyle çocuklarının cehenneme girmeyeceğini ifade eden bir hadis Peygamber-i erkemden nakledilmiştir. Lütfen bu hadisin analizini ve açıklamasını yapar mısınız?
Soru
Allah Resulünden (s.a.v.) bir hadisi şerif nakledilmiş ve hadisi şerifte şöyle buyrulmaktadır: \'\' Hz Fatima (s) pak olduğu için Allah-u Teala Onun çocuklarını cehenneme koymayacaktır.\'\' (Biharul-Envar,c.43, s.20,231,132,). Senet açısından bu hadisin durumu nasıldır?
Kısa Cevap

Bu hadis hem Şii hem de Ehlisünnet kaynaklarında nakledilmiştir. Birçok ravi ve kaynak tarafından nakledildiği için güvenilirdir. Ancak mezkûr hadis, Kimleri kapsadığı ve kimleri içerdiği noktasında eskiden beri bir iphamlık taşımaktadır. Ancak bu bağlamda var olan başka hadisleri dikkate aldığımızda şöyle bir neticenin alınması mümkündür: Sadece pak ve tertemiz kılınan Hz. Zehra'dan (s.a.) vasıtasız olarak dünyaya gelen çocukları, günahtan uzak kalmışlardır ve dolayısıyla cehennemden kurtulacaklardır. Ama onun neslinden dünyaya gelen diğer torunları bazı imtiyaz ve niteliklere sahip olsalar bile kâmil bir şekilde cezalardan uzak kalacaklar diye bir kaide söz konusu değildir.

Ayrıntılı Cevap

Konuyla ilgili olarak "Biharul' - Envar"  adlı hadis kitabında şu anlamda olan bir rivayet var olmaktadır;  Temimi kanalıyla İmam Rızadan (a.s.) imam Rıza da kendi babalarından naklen Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurduğunu söylemişlerdir: ''Gerçekten Fatma Namusunu korudu. Dolayısıyla Allah Onun zürriyetine cehennemi haram kıldı.''[1] Bu hadis, "Biharul – Envar" kitabının kaynağı olan "Uyuni'l – Ahbar-i er-Rıza (a.s.)"  kitabında da aynı şekilde zikredilmiştir.[2]

Birçok Şii ve Sünni kaynaklar ve raviler tarafından bu hadis rivayet edilmiş ve bununla ilgili bazı görüşler ve sorular ortaya atmışlardır.[3] Bunun kendisi hadisin aslının Peygamberden sudur ettiğinin kesin olduğunu göstermektedir.

Onuncu asrın Ehlisünnet yazarlarından birisi, bu hadisin açıklamasını yaptıktan sonra şöyle diyor: alınması gereken sahih netice şudur ki; bu hadis senet açısından nisbeten sahihtir ve diğer bir kitabımda da detaylıca beyan ettiğim üzere, bu hadisin uydurma olduğunu savunan görüşü doğru değildir.[4]

Ancak mezkûr hadisi tartışma konusu yapan nokta,

Kapsadığı alanın nereye kadar uzadığıdır. Hass bazı

fertlerle sınırlı mırdır? Yoksa Hz. Fatma'nın bütün torunları, bu rivayetin kapsamında ve bunun misdaklarından mıdırlar?

Şii rivayetlerinden anlaşıdığına göre, güya bazı seyitler bu hadisi kendileri için Allah tarafından yakılmış bir yeşil ışık gibi algılamış ve bu sayede, yaptıkları bütün hatalarının bağışlanıp hiç bir cezayla karşılaşmayacaklarını sanmışlardır. Ama Masum İmamlar (a) bu görüşe karşı gelmiş ve bunu reddetmiş ve böyle bir rivayetin bazı Ehlibeyt müntesiplerinin kötüye kollanmasına yol açmaması gerektiğini belirtmişlerdir.

Bu görüşü kınayan rivayetlerden bazıları şöyledir;

Hasan bin Musa derki; Horasanda sekizinci İmam'ın huzurunda idim. Kardeşi Zeyd b. Musa'da ordaydı. Zeyd etrafına topladığı bir guruba, biz böyleyiz biz şöyleyiz anlatıp övünüyordu. O sırada, diğer bir gurubla sohbet eden İmam Rıza (a) onun söylediklerini duyar duymaz ona dönüp şöyle buyurur: ''Hz. Fatma'nın (a) pak olması nedeniyle cehennem ateşinin çocuklarına haram kılındığını ifade eden hadis, seni gururlandırmasın?! Allaha yemin olsun ki, bu hadis sadece İmam Hasan (a),İmam Hüseyin (a) ve Fatima'nın (s) diğer vasıtasız evlatlarını kapsar. Rabbine itaatkâr olan (babamız) Musa b. Cafer (a.s.) gündüzleri oruçla geceleri

İbadetle geçirirken sende günah işleyip itaatsizlik yapacaksın, sonrada kıyamet gününde ikinizde aynı kefede olacaksınız?!

Bu adaletle bağdaşır mı? Bu durumda sen, Allah katında ondan daha üstünsün! (zira onun Rabbine kulluk ederek ulaştığı mertebeye, sen yaptığın günaha rağmen olaşmış oluyorsun) Bu konuda (dedemiz) İmam Seccad (a.s.) şöyle buyururdu: Seyitlerden salih amel işleyenler, başkalarına nisbetle iki kat sevap alırlar ve kötü amel işleyenler ise başkalarına nisbetle iki kat fazla ceza alırlar.''[5]

Buna benzer rivayetler, değişik ifadelerle birlikte başka kaynak kitaplarda bulunmaktadır.[6]

Hamad bin Osman derki; Hz. Fatma'nın çocuklarının cehennem ateşinden kurtulduklarını beyan eden hadisin tefsirini altıncı İmam'a sorduğumda şöyle buyurdular:

''Bu rivayetten kast edilen Hz. Fatma'nın vasıtasız

Çocukları yani İmam Hasan (a.s.), İmam Hüseyin (a), Hz. Zeynep ve Ümmi Gülsüm'dür,''[7]

İmam Sadık'a (a) bir şahıs gelip ''Bu hadis Hz Fatma'nın soyundan gelen bütün seyitler için bir emanname konumunda değil midir?' 'diye sorduğunda, İmam (a) ona cevaben şöyle buyurdu; "siz cahil misiniz? Şüphesiz bu rivayetle kast edilenler, sadece Hasan ve Hüseyin'dir. Onlar masum olan Ehlibeyt'in bir parçasıdırlar. Ancak bunların dışında kalanlar hakkında bilinmesi gereken husus şudur; eğer bir şahsın kötü ameli, onun makamını ve menziletini alçaltırsa, muttakilere olan mensubiyeti onu yükseltmeyecektir.'' [8]

 

Buraya kadar denilenin tersine yorumlanacak başka hadisler elbetteki vardır.[9] Anacak Kur'anı ve İslami kaide ve kuralları dikkate aldığımızda, her nekadar has bir zümrenin daha fazla imtiyazlara sahip olduğunu kabul edebilsek de ancak, onlara mutlak özgür davranma hakkının verilmesi ve her türlü cazaya karşın donulmazlıklarının olması, dini öğretilerle bağdaşmaz. Hz. Zehra'nın vasıtasız çocuklarının kurtuluşu meselesi ise, annelerinin mutahhar olması karşılınğında onlara verilmiş bir tür basiretin sonuçudur ve bu yüce insanlar, kendi irade ve ihtiyarıyla günah ve masiyet tarafına gitmemişlerdir.

 

[1] Meclisi, Muhammed Bakır, ''Biharu'l - Envar'', Beyrut, Muessesetu'l-Vefa, c.43,s.20

[2]Şeyh Saduk, "Uyuni'l – Ahbar-i er-Rıza (a.s.)" ,Tahran, İntişarati Cihan, c. 2, s. 63.   

[3] İbni Şehri Aşub, ''Manakibu Al-i Ebi Talib'', Kum: İntişarat - i Allame, c. 3, s. 325.

Makrizi, Takiyuddin, ''İmtinau'l - Esma'' , Beyrut: Darul-Kutubi'l - İlmiyye, c. 4, s. 196.

[4]   Salihi Şami, ''Subulu'l-Huda Ver-Reşad fi Sireti Hayrul-İbad''  Beyrut: Daru'l - Kutubi'l - İlmiyye, c. 11, s. 50.

[5] Şeyh Saduk, Uyuni'l – Ahbar-i er-Rıza (a.s.)"'' ,c.2,s.232

[6] Erbili, Ali b.İsa,  ''Keşfu'l - Ğumme'', Tebriz: Mektebet-u Beni Haşim, c. 2, s. 310.

[7] Şeyh Saduk, ''Meaniyu'l - Ahbar'', Kum: İntişarat-i Camiey-i Muderrisin, c. 3, s. 106, (Bu kitabın önceki rivayti de, aynen bu konuyla irtibatlıdır.)    

[8] İbni Ebil-Hadid, ''Şerh-u Nahcü'l - Belaga'', Kum: Kitabhaneyi Ayetullah Mer'aşi,c.3,s.252

[9] Ravendi, Kutbuddin, ''El-haraic-u Vel-ceraih'' , Kum: Muessesetu İmam Mehdi (a.f.),c.1,s.281

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Göğe ne kadar çok çıkılsa oksijenin o oranda azaldığı bilimsel bir gerçektir. Kur’an’da bu gerçeğe işaret eden bir ayet var mı?
    13874 Tefsir 2010/12/28
    ‘Kur’an’ın kapsamlılığı’ hakkında görüş bildiren alim ve müfessirler, Kur’an’ın, pozitif bilimlerin bütün mesele ve ayrıntılarını ele alıp almadığı konusunda aralarında görüş birliği yoktur.Kimileri Kur’an’ın -bir ansiklopedi gibi- bilimsel konuların bütün detaylarını içerdiğini söylemekte, kimileri Kur’an, hiç bir bilimsel konuya değinmemiştir demekte, ...
  • Hazreti Muhammed’in (s.a.a) dokuz yaşında eşimi vardı?
    3807 پیامبر اکرم ص 2018/11/14
    İslam peygamberinin hayatını, eşlerinin özeliklerini ve peygamberin onlar ile olan ilişkilerini incelemek şu noktayı açığa çıkarır: Eğer Peygamber müteaddit eş edinmiş ise bu eylemin çeşitli hikmetleri bulunmaktadır. Burada onlardan bazılarına işaret edeceğiz. Öncelikle Peygamberin Ayşe ile olan evliliğinde şunu bilmemiz gerekir ki bu evlilik Ayşe’nin ...
  • Acaba din bir tane midir yoksa çeşitli midir?
    7115 Yeni Kelam İlmi 2010/01/02
    Dinden kasıt, Allah tarafından gönderilen ve Peygamberler (a.s.)'ın vasıtasıyla tebliğ edilen akaid, ahlak, kanunlar topluluğu ise bu durumda din tektir. Dinler arasında ki fark sadece hükümler arasında ki küçük ayrıntılardır ki, bireysel ...
  • Yüksek düzeyde kârla muzarebe yapmak doğru mudur?
    5646 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2010/12/29
    Bu sorunun kısa cevabı yoktur. Ayrıntılı cevap seçeneğini tıklayınız. ...
  • Peygamberin buyruğuna göre Kur’an’ın batın ve tefsirini açıklayan kimdir?
    9396 Eski Kelam İlmi 2011/08/17
    Bu içerik değişik tabirlerle imamlar (a.s) hakkında zikredilmiştir. Oların imanın temsilcileri, Kur’an’ın gerçek müfessirleri, konuşan Kur’an ve Kur’an’ın emirlerini aşikâr kılanlar oldukları ve başlarında da İmam Ali’nin (a.s) yer aldığı belirtilmiştir. Elbette bu hususun İslam inançlarında kanıtsal bir desteği de mevcuttur. Buna örnek teşkil edecek rivayetler vardır. Bu cümleden ...
  • Ehl-i kitap, meadın cismani olduğuna inanıyor mu? Lütfen bu alanda bir kaç kitap tanıtır mısınız?
    7999 Tefsir 2010/12/28
    Cevabın daha iyi anlaşılabilmesi için birkaç noktaya dikkat çekmek gerekiyor:1-Ehl-i kitabın (ister Yahudi olsun, ister Hıristiyan, ister Zerdüşt) öğretilerinde cismani mead adı altında bir konudan özel olarak bahsedilmemiştir. Bu yüzden bu konuda söyleyeceğimiz şeyler Ehl-i kitabın dini kitaplarından mead inancı hakkında anladıklarımızdır.
  • Berzah âleminde ilmî tekâmül gerçekleşebilmektedir, ama amelî tekâmül mümkün değildir. Bu konu felsefî açıdan ispat edilebilir mİ?
    11767 İslam Felsefesi 2012/01/23
    Kur’an ve rivayet açısından berzah eksenli tekâmül kabul edilmiş bir konudur. Felsefe de buna değinmiş ve onun hakkında değişik bahisler dile getirilmiştir. İnsanın berzah âleminde farzları yerine getirerek ve haramlardan sakınarak daha yüksek bir tekâmüle ulaşması anlamında olan ilmî tekâmülün mümkün olmadığını ilkönce hatırlatmak gerekir; çünkü berzah âlemi yükümlülük ...
  • Şia’daki adaletin Mutezile ile farkı nedir?
    10518 Eski Kelam İlmi 2012/01/23
    Şia ve Mutezile’den ibaret her iki okul da adaleti kendi mezhep usullerinden biri olarak ilan etmekte ve her ikisi de aklî iyi ve çirkine inanmaktadır; yani bir takım konular hakkında hatta mukaddes şeriat tarafından bir hüküm belirtilmemişse dahi, insan aklı yalnız başına onların iyi veya kötü olduğunu ...
  • Ölümden sonra ruhun, dünyanın işleri ve olaylarından haberi olabilir mi?
    39809 Eski Kelam İlmi 2010/06/12
    Kur’an-ı Kerim’den ve Masum İmamların (a.s) rivayetlerinden, öldükten sonra ruhların dünyaya gelebildikleri, yakınlarının, eş ve dostlarının vs. durumlarından haberdar oldukları anlaşılmaktadır. Meleklerinde bu işteki rolü reddedilmediği gibi buna açıkca değinilmiştirde.Rivayetlerde bu konuda şöyle buyurulmaktadır:1- ‘Şüphe yok ...
  • İkinci Halife, Hz. Ali (a.s)’ın damadı mıydı?
    12708 تاريخ بزرگان 2010/01/16
    İkinci halifenin Hz. Ali (a.s)’ın kızı Ümmü Kulsümle evlendiği konusu hem Şii, hem de Sünni rivayetlerde gelmiştir. Ama bu olayı anlatan rivayetler aynı olmayıp, birbirlerinden farklıdırlar. Sünni ve Şii rivayetlerde ortak olan nokta ikinci halifenin Ümmü Kulsüm’ü istediği, ama ...

En Çok Okunanlar