Gelişmiş Arama
Ziyaret
34407
Güncellenme Tarihi: 2012/04/04
Soru Özeti
Abdest alırken ve zorunlu bir durum yokken bir başka şahıs elimize su dökerse, bu bir sakınca ifade eder mi?
Soru
Abdest alırken ve zorunlu bir durum yokken bir başka şahıs elimize su dökerse, bu bir sakınca ifade eder mi?
Kısa Cevap

Abdestin bir takım şartları vardır ve onlardan her birine riayet etmeme durumunda abdest geçersizdir. Abdestin şartlarından birisi, bizzat insanın yüzünü ve ellerini yıkması ve de baş ve ayaklarını mesh etmesidir. Eğer bir başkası insana abdest aldıracak olursa veya yüz ve ellere su ulaştırmada ve baş ve ayakları mesh etmede kendisine yardım ederse, abdest geçersiz olur.[1] Bu şartta fakihlerin tabirlerinin farklı olduğu belirtilmelidir:

1. Bazıları abdest alan kimse tarafından abdest amellerinin direkt olarak yapılması tabirini kullanmış ve bir başkasının insana abdest aldırması durumunda ve örfi olarak abdest amellerini abdest alan şahsa isnat etmezlerse, abdestin geçersiz olacağını söylemiştir.[2]

2. Bazıları şöyle demiştir: Abdestin öncüllerinde yardımda bulunmak mekruhtur. Bundan dolayı, eğer bir şahıs insanın avucuna su dökerse ve insan o suyla abdest alırsa, abdest gereçsiz olmaz.[3]

3. Bazıları da abdest alan şahsın niyetini muteber bilmiş ve bu meseleye verdikleri cevapta şöyle demişlerdir:

Soru: Eğer bir şahıs ibrik veya benzeri bir şeyle abdest alması için bir başkasının eline su dökerse, onun abdesti doğru olur mu?

Cevap: Eğer suyu döken şahıs abdest alan şahsa abdest aldırma niyeti taşımıyorsa, abdest sakınca taşımaz.[4]

Belirtilen fetvaların bütününden şu netice alınabilir: Abdestte caiz olmayan şey, abdest fillerinin kendisine isnat edileceği şekilde bir başkasının yardımda bulunmasıdır. Ama hatta ele su dökmek de dâhil olmak üzere öncüllerde yardımda bulunurlarsa ve şahsın kendisi suyu yüzüne dökerse sakıncasızdır. Bu sorunun ayrıntılı cevabı yoktur.

 


[1] Humeyni, Seyid Ruhullah Musevi, Tevzihü’l-Mesail (Mahşi), c. 1, s. 174, Defter-i İntişaratr-ı İslamî, Kum, 1424 k.

[2] Hoyi, Seyid Ebu’l-Kasım, Minhacü’s-Salihin, c. 1, s. 38, Neşr-i Medinetü’l-İlim, Kum, 1410 k.

[3] Tevzihü’l-Mesail (Mahşi), c. 1, s. 174; Tebrizi, Cevad, İstiftaat-ı Cedid, c. 1, s. 45, Bi Ta, Kum.

[4] Fazıl Lenkerani, Muhammed, Camiu’l-Mesail, c. 1, s. 52, İntişarat-ı Emir Kalem, Bi Ta, Kum.

 

Diğer Dillerde Soru Tercümesi
Yorumlar
yorum Sayısı 0
Lütfen soruyu doğru giriniz
örnek : Yourname@YourDomain.com
Lütfen soruyu doğru giriniz
Lütfen soruyu doğru giriniz

Konusal Sınıflandırma

Rastgele Sorular

  • Şeyh Tusi’nin siyasî düşüncesinin devletsel boyutları nelerdir?
    6189 Düzenler 2010/09/22
    Şeyh Tusi’nin devlet hakkındaki siyasî düşüncesinin değişik boyutları vardır:1- İslam Devletin Hedefleri: Şeyh Tusi İslam devleinin nihai hedeflerinin şunlar olduğuna inanmaktadır:1-1- Toplumda düzen ve emniyetin sağlanması. Bunların olmaması durumunda kaos hakim olacaktır.
  • Modern İnkılabi (pop) müzikleri dinlemenin hükmü nedir?
    9992 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2008/06/22
    Bu soruyu cevaplandırmak için öncelikle Taklit Mercilerine başvurup sonra çok kısa bir şekilde müziğin haramlığının hikmetini felsefi olarak inceleyeceğiz.Hz Ayetullah El Uzma Seyyid Ali Hamenei:Eğlence toplantılarına uygun her türlü coşturucu/eğlendirici çalgı ve eğlence haramdır.
  • Hz. Adem (a.s)’ın cennetten inişi ne manaya gelmektedir?
    12965 Eski Kelam İlmi 2010/01/27
    Hubut yüksekten aşağı inmek (nüzul) manasında olup, Suud’un (yukarı çıkmanın) karşıt anlamlısıdır. Bazen bir mekanda yerleşme manasında da kullanılmıştır.Hz. Adem (a.s)’ın hubutu konusu ve hubut olayı, her şeyden önce Hz. Adem (a.s)’ın bulunduğu cenneti nasıl mana ettiğimize bağlıdır. Acaba ...
  • Nasıl irabın olmamasına rağmen Kur’an tahriften uzak kalmıştır?
    8322 Kur’anî İlimler 2010/07/24
    Peygamber (s.a.a) döneminde Arapça dilini oluşturan harfler noktalama işaretini ayrıca her hangi nişane ve alametleri de taşımamaktaydı. Doğal olarak Kur’an da bu şekilde yazılmıştı ve iraba sahip değildi. Buna rağmen daha İslam dininin ilk döneminden itibaren Müslümanlar Kur’an’ı Kerim’i hıfz etmiştiler ve ...
  • Haset hastalığını nasıl yok edebiliriz?
    16176 Teorik Ahlak 2009/12/20
    Haset, eziklik ve kendisini küçük görme psikolojisidir ve bu yüzden haset eden kimse başka birisinde olan bir nimetin onun elinden çıkmasını arzu eder. Bu psikolojik hastalığın tedavisi ...
  • Hangi kaynaklarda hüküm ve yaratıkların hikmeti beyan edilmiştir?
    6598 Hukuk ve Şer’I Hükümler 2011/04/11
    Esasen her hikmeti bilmek mümkün değildir; zira Yüce Allah bazı maslahatlar uyarınca birçok konuyu insana bildirmemiştir. Beyan edilenler hususlar da çok geniştir ve onların tümünü elde etmek ve bilmek herkes için müyesser değildir. Bu sebeple ve ömür ve fırsatın sınırlı olmasına binaen en faydalı ...
  • Merak, başkalarının işine karışmak ve dedikodu hakkında bir hadis naklederek ailevî sorunlarımı halledebilir misiniz?
    14896 Pratik Ahlak 2010/09/22
    Birkaç noktaya dikkatinizi çekiyoruz:1. Eşiniz şerî açıdan birden çok evlilik yapabilir ama adaleti sağlamak zorundadır. 2. Kocanızın ilk eşi olduğunuz olasılığından hareket ediyoruz; genellikle ilk eş kocasının ikinci eşine yönelik özel hassasiyetler taşır. Bu yüzden mantıklı ...
  • Aşırılık nedir ve ondan nasıl uzak kalınabilir?
    17178 Eski Kelam İlmi 2011/03/01
    “Ğuluv” (aşırılık) sözlükte fazlalık ve uzamak anlamındadır; başka bir ifadeyle had ve ölçüyü aşmaktır veya daha iyi bir tabirle her şeydeki ölçü ve konumdan çıkmak ve öteye geçmek aşırılıktır. Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de aşırılığa şöyle işaret etmektedir: “Ey Kitap ehli! Hakkın dışına çıkarak dininizde aşırı gitmeyin.” ...
  • İnsan da diğer yaratıklar gibi Allahın tecellisi ve cilvesidir. O halde neden kendini Allahtan bağımsız olduğunu idrak ediyor?
    11716 Teorik İrfan 2012/06/19
    Tecelli nazariyesine göre varlık âlemi Allahın tecellisi ve insanda Allahın halifesi unvanıyla Allahın “ismi a’zem”in tecelisi olduğu sayılmaktadır. Bu halife nüzuli (iniş) seyirle bu kendi zati hakikatinden tenezzül etmiş ve tenezzüller iktizasınca kendi asıl haletinden uzaklaşarak bazı hicaplara büründü. Bu seyir haletinde en aşağı mertebelere tenezzül eden ...
  • Şeytan ne zaman ve kaç defa feryat etmiştir?
    18102 Eski Kelam İlmi 2010/01/16
    Bu soruya cevap vermeden önce soruyu yönelten beyefendiye, şeytanın, insanın saadete, kemale ve Allah’ın rızasına ulaşmasındaki en büyük yeminli düşmanı olduğunu ve onunla mücadele etme yollarını öğrenmenin önemli olduğuna dikkat edilmesinin gerekliliğini hatırlatmak isteriz.

En Çok Okunanlar